"kaymış" - Translation from Turkish to Arabic

    • انزلقت
        
    • انزلق
        
    • إنزلق
        
    • إنزلقت
        
    • ينزلق
        
    • زلقه
        
    Arabadan inerken kaymış ve düşmüş, ayağa kalkarken de düşmeye... Open Subtitles يبدو أنّها انزلقت وسقطت أثناء خروجها من سيارتها، وحاولت النهوض،
    Bir keresinde, bir araba virajda kaymış. Open Subtitles ذات مرة أحدى السيارات انزلقت عند المنعطف
    Usta şef, görünüşe bakılırsa gemi o fabrikadan gelen boşaltma borularının üstünden aşağı kaymış. Open Subtitles يبدو ان السفينة انزلقت على بعض مواسير هذا المصنع
    - Devriyesini yapıyordu. Güvenlik kontrolü, sanırım. Güverteden kaymış olmalı. Open Subtitles . تفقدات أمنيه ، اعتقد انه انزلق من علي السطح
    Boruya erişmiş ancak pencere eşiğinden kaymış ve aşağı düşerek boynunu kırmış. Open Subtitles وبعد ان وصل للجانب الآخر انزلق من فوق عتبة النافذة وسقط وكسر رقبته
    Çavuşun ayağı kaymış ve düşmüş. Open Subtitles الأرضيه هنا تكون زلقه الرقيب فقد توازنه و إنزلق
    Uçak çarptığında elim kaymış olmalı. Open Subtitles لا بُدّ بِأنّ يدي إنزلقت عِندما تحطّمت الطائِرة
    Aşağıdayken ayak bileği yaralanmış. Morumsu bir sıvıdan dolayı kaymış. - O olabilir mi? Open Subtitles لقد أذت كاحلها عندما كانت هناك انزلقت في سائل بنفسجي
    Jane'nin ayağı kaymış ve Bay Dixon ileri atılıp onu ölümden kurtarmış! Open Subtitles عندما انزلقت جين على الحجر وسيد ديكسون توقف ولنقذ حياتها من موت محتم
    Zavallı çocuk, duvarın üstündeyken ayağı kaymış olmalı. Open Subtitles الفتى المسكين لا بد أن رجليه انزلقت من على السور
    Görünüşe bakılırsa araç konteynırdan yana kaymış. Open Subtitles يبدو وكأنه انزلقت السيارة بالقرب من الحاوية
    Sağ camdan fırlayıp asfalt ve çakıllı yolda 10-15 metre kaymış. Open Subtitles واخترقت بجسمها الزجاج، انزلقت عبر الإسفلت والحصى لمسافة ثلاثين أو أربعين قدماً.
    Evet, maktulü keserken eli kaymış gibiydi. Open Subtitles نعم، يبدو أنه لحق عندما انزلقت يده كما كان تقطيعها الى الضحية.
    Bana verilen bilgiye göre, General Vance Teğmen James'in ayağı kaymış ve çıkış kapısından düşmüş. Open Subtitles على حد علمى جنرال فانس الملازم جيمس انزلق ووقع خارج الطائرة
    Söylediklerine göre kaymış ve çocuğun legolarına takılıp kafasını masaya ya da bir eşiğe çarparak yarmış. Open Subtitles يقولون انه انزلق تعثر بالحجارات الأساسية لبناء كيدي و صدم رأسه على الطاولة، أو خطوة أو شيء من هذا.
    Onu kontrole gelmiştim, onu banyodaki küvette buldum, ayağı kaymış olmalı. Open Subtitles دخلت لأتفقده وجدته يرتدي روبا وملقا على أرض الحمام لابد أنه انزلق
    kaymış işte. Omurgası kırılmış. Open Subtitles إنزلق أو شئ من هذا القبيل فكُسر عموده الفقري
    Diz kapağınız kaymış olabilir, bu bir tek taramada belli olur. Open Subtitles ربما قد إنزلق الدِسك بظهرك و وحده الفحص يمكنه أن يرينا هذا
    "İp onun koca sırtının üzerinden kaymış olmalı. Open Subtitles لابد أن الحبل قد إنزلق على ظهرها "
    Bu lanetli bir yumurta değil. Elimden kaymış, tamam mı? Open Subtitles إنها ليست بيضه ملعونه إنزلقت يدي حسناً؟
    Oh, kaymış olmalıyım. Open Subtitles أوه،لا بد أني إنزلقت
    Ve birkaç saat içinde yaklaşık 5 milimetre kaymış. Open Subtitles ثم ينزلق بمقدار 5 مليمتر في فضاء ساعتين.
    Koşan adam yukarıda saldırıya uğrayıp buraya sürüklenmiş ya da kaymış. Open Subtitles أعتقد أن الرجل الراكض تمت مهاجمته في الأعلى و تم سحبه أو زلقه الى الأسفل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more