Kocamın çevrim içi aktiviteleri, ona karanlık düşüncelerini keşfedip tüketebileceği güvenli bir alan sağlıyor, ...böylece hayatının kalanına taşmıyor. | Open Subtitles | نشاط زوجي على النترنت يمنحه مساحه امنه اين يمكنه استكشاف وانهاك أفكاره السوداء حتى لا تختلط مع بقيه حياته |
Ve sonunda, onların dünyasını keşfedip anlamamızı sağlayacak aletlerimiz var. | TED | وأخيرا، لدينا الأدوات، التي سوف تمكننا من استكشاف ذلك العالم وفهمه. |
Navigasyon ve gemi üretiminde yaşanan ilerlemeler sayesinde Avrupalı maceracılar dünyanın geri kalanını keşfedip sömürebildi. | Open Subtitles | حيث مكّن التقدم في الملاحة و بناء السفن المغامرين الأوروبيين من استكشاف واستثمار بقية الكرة الارضية |
İşin özünde, oyuncuların bol miktarda hata yapabilecekleri bir ortamı keşfedip deneyler yapmalarını istiyorum -- işte bir şehir gitti. | TED | أريد اللاعبين أن يكونوا قادرين على تجربة واستكشاف الإخفاق في الفضاء، هنا اختفت مدينة واحدة. |
Evet, uzay boşluğundaki geleceğimize bakışımızı, entegrasyon, biyoloji, teknoloji ve insanı keşfederek, beraber oluşturma yaklaşımı kullanarak ve yerel gelenekleri keşfedip kullanarak yeniden tanımlamaya ve geçmişten nasıl bir şeyler öğrenip, bunu geleceğimize entegre edebileceğimizi bulmaya çalışıyoruz. | TED | لذا فإننا نحاول إعادة تعريف كيفية نظرنا إلى مستقبلنا في الفضاء الخارجي باستكشاف الدمج والأحياء والتقنية والناس؛ باستخدام منهج الإنشاء المساعد؛ وباستخدام واستكشاف التقاليد المحلية ولرؤية كيف نستطيع التعلم من الماضي وندمج ذلك في مستقبلنا الغامض. |
Yöntemlerini keşfedip buna bir son verme niyetindeyiz. | Open Subtitles | ننوي استكشاف نهجهم وإيقافه فوراَ |