"keşfetmek için" - Translation from Turkish to Arabic

    • لاستكشاف
        
    • لإستكشاف
        
    • لإكتشاف
        
    • لاكتشاف
        
    • لأكتشاف
        
    • استكشاف
        
    • للاكتشاف
        
    • لأجد نفسي
        
    İşte bu bizim bu evrimi keşfetmek için farklı platformlar geliştirebileceğimiz anlamına geliyor. TED مما يعنى أن بإمكاننا البدأ بتجهيز بنى أساسية مختلفة لاستكشاف هذا التطور.
    Ve o zamandan beri bu tip yerleri keşfetmek için gerekli aletleri geliştirmekteyim. TED ومنذ ذاك قمنا بتطوير العديد من أجيال الأدوات لاستكشاف مثل هذه المناطق.
    Derine dalan denizaltı araçlarına, okyanusu keşfetmek için yeni teknolojilere ihtiyacımız var. TED نحتاج لغواصات تغوص في الأعماق، تكنلوجيات حديثة لإستكشاف المحيطات.
    Ve bu nedenle, hastalıklara karşı kullanabileceğimiz ilaçlar keşfetmek için yeni yollar bulmaya çok ihtiyaç var. TED ولذلك، هنالك حاجة ماسة لإيجاد وسائل جديدة لإكتشاف الأدوية بحيث تمكننا من مجابهة هذه الأمراض.
    Nesnel rahatlığı yer ve zaman karşılığında içsel bir yaratıcılığı keşfetmek için, hayal kurmak, okumak, müzik, sanat ve edebiyatta çalışmak için feda ediyorlar TED لقد ضحوا بالراحة المادية مقابل المساحة والزمن لاكتشاف الإبداع الداخلي، للحلم، للقراءة، لتأليف الموسيقى، للفن وللكتابة.
    Bu grup, kulübenin yanındaki ormanı keşfetmek için... yeterince büyümüş. Open Subtitles وهذه المجموعة بلغت من العمر ما يكفي لأكتشاف الغابة المحيطة بمركز الرعاية
    Şimdi de mikroskobik alemi keşfetmek için bu makineyi icat ettim. TED والآن اخترعت هذه الآلة لتساعدنا على استكشاف العالم المجهري.
    Tüm ihtimalleri keşfetmek için yeni bir metoda ihtiyaç duyan biri için ordalar. TED يحتاج المرء لطريقة جديدة لاستكشاف جميع الإمكانيات الموجودة.
    Bilimadamları, UKAları okyanusları keşfetmek için kullanır. TED وقام العلماء باستخدامها لاستكشاف المحيطات
    Yıllar boyunca, gördüm ki animasyonlar sadece bir fikri anlatmakta değil aynı zamanda bir hipotezi keşfetmek için de gerçekten faydalı. TED عبر أعوام، وجدت أن الرسوم المتحركة ليست مفيدة فقط في توصيل فكرة، لكنها حقًا مفيدةً أيضًا لاستكشاف فرضيةً.
    Bununla birlikte, şimdi size yabancı dünyaları keşfetmek için Mars'a gitmemize gerek olmadığını göstereceğim. TED ومع ذلك، سأريكم أننا لسنا بحاجة إلى الذهاب إلى المريخ لاستكشاف العوالم الغريبة.
    Gücünüz, cesaretiniz, sertliğiniz: Bunları tanımlayabilir ve kalbimizi keşfetmek için kullanabilir miyiz? TED قوتكم، شجاعتكم، وقسوتكم: هل يمكننا إعادة تعريف ماذا تعني هذه الصفات واستخدامها لاستكشاف قلوبنا؟
    Evet, yağmalamak için ama ayrıca yeni topraklar keşfetmek için. Open Subtitles أجل، للنهب، ولكن أيضاً لإستكشاف أراضٍ جديدة
    Evet, yağmalamak için ama ayrıca yeni topraklar keşfetmek için. Open Subtitles أجل، للنهب، ولكن أيضاً لإستكشاف أراضٍ جديدة
    Evet, yağmalamak için, ama ayrıca yeni toprakları keşfetmek için. Open Subtitles أجل، للنهب، ولكن أيضاً لإستكشاف أراضٍ جديدة
    Yeni parçacıklar keşfetmek için bu daha büyük sayılara erişmemiz gerek. TED لإكتشاف جسيمات جديدة ، نحنا بحاجه للوصول لتلك الأرقام الكبيرة .
    Seni neyin inlettiğini keşfetmek için asırlarca zamanım var. Open Subtitles لديّ عدة قرون لإكتشاف الأشياء التي تجعلك تتذمرّين.
    Ve şimdi bunu keşfetmek için mükemmel zaman. Open Subtitles والآن هو الوقت المناسب تماما لإكتشاف ذلك
    Ritim ve alan keşfetmek için bu benim yeni yolum. TED لذا سـ انتهي في خطتي القادمة لاكتشاف الايقاع والمساحة
    İnsanlar matematik prensiplerini sanata uyguladı, temelindeki kanunları keşfetmek için. TED الناس طبقت مبادئ رياضية في الفن، لاكتشاف القوانين الضمنية.
    Zarina ya benim veremediğim ne verdiğinizi keşfetmek için sizi incelyeceğim. Open Subtitles انا اتطلع لأكتشاف كل واحد منكم الذي يعطي سيرينا الشيء الذي لآ اعطيها
    Ve her zaman çiçekleri koklamak Ve sizi güzellikleriyle doldurmalarına izin vermek ve bu harika hissi yeniden keşfetmek için zaman ayırın. TED ودائماً .. توقفوا قليلاً لكي تستنشقوا رائحة الزهور .. واسمحوا لانفسكم في الغرق في جمال ذلك واعادة استكشاف حاسة الروعة التي تكمن في داخلكم
    keşfetmek için mi, yok etmek için mi? Open Subtitles للاكتشاف. أم للتدمير؟
    Güzel, keşfetmek için kalktım kediye dönüştüm ! Open Subtitles حسناً,وأنا أفقت لأجد نفسي وقد تحولتُ إلى قطّ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more