"kelebeği" - Translation from Turkish to Arabic

    • فراشة
        
    • الفراشة
        
    • الفراشات
        
    • العثّة
        
    Ben bir kelebeği adım ise, zaman içinde dalgaların gönderebilir. Open Subtitles لو دست على فراشة يمكن أن ترسل موجات عبر الزمن
    Deniz kelebeği denilen bir pteropod var. TED هذه هنا جناجيات الأرجل ، وتسمى فراشة البحر.
    İhtiras Çiçeği Shirley'i iste, Yokohama kelebeği. Open Subtitles إسأل عن باشيونفلاور شيرلي، فراشة يوكوهاما.
    Ağını al ve o güzel kelebeği yakala, dostum! Hangisini daha çok seviyorsun? Open Subtitles أمسك تلك الشبكة وصِد تلك الفراشة الجميلة يا صاح
    Çünkü şaşırtıcı şekilde pahalı olan 10 seansla Stella o kelebeği kuyruk sokumumun yüzeyinden silecek. Open Subtitles لأنه خلال عشر جلسات غالية جدا ستيلا ستنزع هذه الفراشة من أسفل ظهري
    Bir oda dolusu dahi var ve tüm yapabildiğimiz bitki çürümesini engellemek ve bir kelebeği sınıflandırmak. Open Subtitles وكل ما نستطيع عمله هو أستئصال تعفن النباتات وتعقب الفراشات
    Bir gün kelebeği bir çiçeğin etrafında dans ederken görürsün, sonrasında ağacının tepesine piyano düşer. Open Subtitles في يومٍ ما لديكَ فراشة ترقُص على زَهرَة و في اليوم التالي لديكَ بيانو عالِق على الأشجار
    Bir kelebeği ezersin ve insan ırkının geleceğini değiştirirsin. Bak ne diyeceğim. Open Subtitles إن خطوتَ على فراشة فستغير مستقبل الجنس البشر
    Bugün bir kelebeği ezersin, bundan üç yıl sonra, bir milyon insan yeryüzünden silinir. Open Subtitles لو أنك دهست فراشة اليوم , بعد 3 سنوات من الآن ملايين الناس سيقضى عليهم
    Bir kelebeği yakalayıp onu ezebilirim, ve bu bir suç teşkil etmez. Open Subtitles يمكنني أن أسحق فراشة و أقتلها و ذلك غير قانوني
    Bir kelebeği yakalayıp onu ezebilirim, ve bu bir suç teşkil etmez. Open Subtitles يمكنني أن أسحق فراشة و أقتلها و ذلك غير شرعي
    Ve sonra ulusumuzun demiryolu sisteminde pupa olup Dünya'nın en zeki kelebeği olarak çıktım. Open Subtitles و من ثم بعد أن نضجت في نظام أمتنا لسكك الحديد، خرجت كأذكى فراشة في العالم.
    Bu bir Apollon kelebeği. Çok güzel. Open Subtitles هذه فراشة أبولو، انها جميلة جدا.
    Son görüştüğümüzde bile tek bahsettiği şey mavi kelebeği bulmaya ne kadar yaklaştığıydı. Open Subtitles وحتى عندما تحدّثنا آخر مرّة، جلّ ما تحدّث عنه أنّه كم كان قريباً من إيجاد "فراشة زرقاء".
    Güzel kelebeği yakalamak için elinde ağıyla koşturuyor. Open Subtitles تَريْنه وهو يحوم بشباكه ليمسك الفراشة الجميلة
    Tek yapman gereken güzel bir kelebeği ayyaş ve beceriksiz bir tırtıla çevirmek. Open Subtitles يجب عليك الآن تحويل الفراشة الجميلة, إلي يرقة تشرب الخمر وعاجزة,
    Bu Cengaver kelebeği donuk kahverengi beckerwood, kızıl kelebek, kırlangıç kuyruk, dev kelebek. Open Subtitles هؤلاء ذوات اللون الفضي بجانب ذوات اللون البني ،(بيكروود)، (الفراشة الحمراء) (سوالوتايل)، (الطاووس)
    Ama Bay Heep, o kelebeği bana siz getirdiniz. Open Subtitles و لكن سيد هيب أنت من جذب الفراشة لي
    Çünkü kar tanesi ve kelebeği düşünmeyi tercih ederiz. Open Subtitles لأننا نفضل أن نفكر بقطع الثلج و الفراشات على ان نفكر بالألم
    Bir milyar hükümdar kelebeği Meksika'nın ormanlarında kış uykusunda. Open Subtitles مليارٌ من الفراشات الضخمة تقضي سُباتها في غابات المكسيك.
    Binlerce kelebeği öldürür bir o kadarını da yerlerinden ederler. Open Subtitles يقتلون مئات الألوف من الفراشات إضافةً لإيقاع الكثير منهم.
    kelebeği keşfettim. Open Subtitles اكتشفتُ العثّة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more