"kelepçelerden" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأصفاد
        
    • القيود
        
    • الأغلال
        
    • الاصفاد
        
    Geri döndüğünde seni kelepçelerden başka bir şeyin beklediğini düşünüyorsan, o zaman dünyanın nasıl işlediğini gerçekten bilmiyorsun demektir. Open Subtitles لذا إن كنت تحسبين أنّ ثمّة ما ينتظرك بالديار عدا الأصفاد فأنت حينها تجهلين حقّاً كيف تجري الأمور بالعالم
    Hayır, sen gelip beni bu kelepçelerden kurtarana kadar. Open Subtitles لا،لا لآيمكنني حتى تنزلي عندي هنا و اجلبي معك المفتاح لتخلصيني من هده الأصفاد
    Sessiz kalmaya sakin olmaya ve kelepçelerden kurtulmaya hakkınız var. Open Subtitles لديكم الحق بأن تصمتوا لديكم الحق في التزام الهدوء ولديكم الحق في أن تتخلصوا من هذه الأصفاد
    kelepçelerden kurtulduğumuz zaman, istersen benimle gelebilirsin. Open Subtitles سوف نتخلص من تلك القيود و يمكنك ان تأتي معي إن أردت
    Bileklerime taktığınız şu zarif kelepçelerden ayrı olarak mı? Open Subtitles تقصدين عدا هذه القيود التي تُضايق رسغيّ؟
    Hey, plastik kelepçelerden kurtulana bakın hele. Open Subtitles اهلاً ، انظري لوجهكِ بعد ان ازيلت الأغلال عن يديكِ
    İnsanlar kelepçelerden kaçar, bundan değil. Open Subtitles الاشخاص تهرب من الاصفاد ولكن هذه لا
    Bir saniye içinde kelepçelerden kurtulabiliriz. Open Subtitles تعرف، يمكننا أن ننزع هذه الأصفاد خلال ثانية.
    Kadınlar büyülenmiş bir şekilde durdu ve onu kelepçelerden deli gömleklerinden, kutulardan kurtulurken izlediler. Open Subtitles النساء وقفن مبهورات وهن يشاهدنه يهرب من الأصفاد ويتحرر من السترات الضيقة، ومراجل البخار
    Bir dakika daha beklersen o kelepçelerden kurtulup kaçabileceğini sanıyorsun değil mi? Open Subtitles رأيك لو كنت انتظر دقيقة واحدة سوف تتلاشى فقط من خلال تلك الأصفاد والهروب، أليس كذلك؟
    Bu kelepçelerden kurtulunca nasıl ilginç olacağımı görürsün. Open Subtitles حالما أتحرر من هذه الأصفاد فسترى العجب الذي تتوسّمه فيّ.
    Çünkü kelepçelerden kurtulabiliyorum ve beni yakalamak için ülkeyi boydan boya dolaşıp her şehri, her oteli aramak zorunda kalırsın. Open Subtitles لأنّي أجيد فكّ الأصفاد وستضطرّين لملاحقتي بكلّ مدينة وفندق في شتّى أرجاء البلاد
    Seni kelepçelerden başka bekleyen bir şeyin olduğunu düşünüyorsan sahiden de çarkın nasıl işlediğini bilmiyorsun. Open Subtitles إذا كنتِ تعتقدين أن هناك من ينتظركِ في الديار عدا الأصفاد... فأنتِ حقاً لا تعرفين كيف تسير أمور الحياة
    Senin gibi iyi bir sihirbaz gayet sıradan kelepçelerden nasıl kurtulacağını biliyordur mutlaka. Open Subtitles اتعلم، ساحر جيد مثلك ...قد يعلم كيف يتخلص من هاته الأصفاد العادية
    Bu kelepçelerden kurtulsam bile kaçmak için hiçbir yol göremiyorum. Open Subtitles حتى و إن إستطعت فك هذه القيود لا أرى طريقاً للخروج من هنا
    Şu kelepçelerden kurtulduğumuz zaman benim iyi zamanım olacak. Open Subtitles . التخلص من هذه القيود سيكون وقتى الممتع
    Büyük finalde ise üç saniye içinde bu çelik kelepçelerden kurtulacağım. Open Subtitles في لفقرة الأخيرة, سأهرب من هذه القيود الفولاذية الصلبة خلال 3 ثواني.
    Belki öğrenirsin beni bu lanet kelepçelerden kurtarınca! Open Subtitles ربما ستعرف عندما تحررني من القيود اللعينة.
    Annem o kelepçelerden çok rahatsız olmuştu. Open Subtitles وكانت غير مرتاحة أبداً موضوعة في تلك القيود.
    Özel dedektiflik eğitimim sırasında bu plastik kelepçelerden nasıl kurtulacağını gösteren bir video izlemiştim. Open Subtitles كجزء من تدريبي للتحقيق الخاص، رأيت فيديو عن كيفية فك هذه القيود
    Polis nihayet geldi ve kelepçelerden kurtardı beni. Open Subtitles أخيـرا حضرت الشرطة وحررتني من هذه الأغلال.
    - İki dakikaya şu kelepçelerden kurtulacağım. Open Subtitles دقيقتان واكون خارج هذه الاصفاد -

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more