Senin elemanlardan biri olur da seni evde kelepçeyle yatağa bağlar falan. | Open Subtitles | أنت تعرف ، فقط في حالة واحدة منهم من الرجال وجهتم المنزل الأصفاد بك إلى السرير. |
Buna rağmen bir çift kelepçeyle çalışırsan aldırış etmem. Amerikan kızları... çok bilinçliler. | Open Subtitles | رغم أنني لن أمانع برؤيتك بزوج من الأصفاد فتيات أمريكا الوعي الصحي |
Telefon şirketinin sistemine girerek şartlı tahliyemi ihlal ettiğimde takılacak kelepçeyle. | Open Subtitles | انها الأصفاد التي سارتديها عندما أنتهك فترتي التجريبية بلمس حاسوب سيقوم باختراق شركة هواتف |
O adamları kelepçeyle bağlayıp evin dışına sürükleyeceğimi ve kayıt tutacağımı mı sanıyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد بأني سأرمي بالأصفاد , على هؤلاء الصبية وآخذهم للحجز , وأقوم بستجيل المحضر ؟ |
Heathrowdan kelepçeyle çıkmak kadar kötü değil. | Open Subtitles | ليس بأسوأ من مظهري وهم يجرّونني بالأصفاد من مطار (هيثرو). |
Seni yanımızda kelepçeyle dolaştıramayız. | Open Subtitles | من الواضح أنت لا تستطيع إبقاء غطائك إذا أنت مقيّد. |
- Eminim kelepçeyle güzel olur. | Open Subtitles | تروقني فكرة الأصفاد |
kelepçeyle, öyle mi? | Open Subtitles | هاتوا الأصفاد, إذاً |
Basit bir kelepçeyle başlayabiliriz. | Open Subtitles | ربما نبدأ زوج من الأصفاد |