"kelimeyle" - Translation from Turkish to Arabic

    • كلمة
        
    • بكلمة
        
    • كلمات
        
    • كلمتين
        
    • كلمه
        
    • بكلمتين
        
    • باختصار
        
    Biz atomik enerji üretiyoruz-- "E" ile başlayan kelimeyle ilgili şaka yapamayız. Open Subtitles نحن ننتج الطاقة النوويّة لا يمكن أن نمزح فيما يخص كلمة الإستنماء
    Cidden, elimizde iki ayrı kavram var ve ikisi de aynı kelimeyle tanınıyor. TED فعلا، إنهما فكرتان مستقلتان وضعا في كلمة واحدة.
    Ama bunu rastgele seçilen başka bir kelimeyle sunduğunuzda, TED لكن إذا قدمتها بجانب كلمة أخرى عشوائية،
    Burada geçirdiğim zamanı tek kelimeyle tanımlamak istesem "tuhaf" derdim. Open Subtitles تعرف إذا أمكنني أن أصف الوقت الذي أمضيته هنا بكلمة واحدة لقلت غريب
    Yazıların şifresi tek bir kelimeyle çözülse bile, ...tercümesi aylar sürecektir. Open Subtitles اترى , شفرة مفكرته تم حلها بكلمة واحدة و لكنها قد تستغرق شهور لحل هذه الرموز
    Ama hepsini üç kelimeyle özetleyebiliriz küçümseme, hakimiyet ve heyecan. Open Subtitles لكنها جميعاً تتلخّص في 3 كلمات الإزدراء, السيطرة و الحماس
    Ekonomik politikam iki kelimeyle özetlenebilir. Open Subtitles والسياسة المالية تجاه بلدي الجريمة تتكون من كلمتين :
    Ve eğer tek bir kelimeyle özetlememi isterseniz, yani, yapmaya çalıştığımız şey şu TED وإذا كنت تريد أن تلخصه في كلمة واحدة حسنا، هذا هو ما نحاول القيام به
    Bunun sebebini bir kelimeyle açıklayabiliriz: risk. TED والسبب في ذلك يمكن تلخيصه في كلمة واحدة: الخطر.
    Nihai huzuru veya üstünlüğü bulmuş oldukları için değil, ama onlar hayatlarının neye dönüşmüş olduğu yüzünden itildiler -- bir kelimeyle, koparılmış veya kötü olarak. TED ليس لأنهم وجدوا السلام أو السمو لكن لأنهم مهزومين مما أصبحت عليه حياتهم في كلمة ,معزولة أو بشعة
    Ağzımdan çıkan her kelimeyle oynama yapıyor. Open Subtitles لديه طريقته في التأثير على كل كلمة أقولها
    Ağzımdan çıkan her kelimeyle oynama yapıyor. Open Subtitles لديه طريقته في التأثير على كل كلمة أقولها
    Gün doğumuna bak. Tek kelimeyle büyüleyici. Open Subtitles انظروا إلى الشروق توجد كلمة واحدة لوصف ذلك
    Ve her kelimeyle yarası biraz daha fazla kanıyor. Open Subtitles وكلّ كلمة فيها كجرح نافذ يسيل منه دماء الحياة
    Hayır. Bu defa "kedi" anlamına gelen bir kelimeyle "adi" kelimesiyle kafiyeli başka bir kelime kullandı. Open Subtitles لا , هذه المرة , نادى هذا الرجل المحترم بكلمة تعني قطة و كلمة أخرى
    Hayır. Bu defa "kedi" anlamına gelen bir kelimeyle "adi" kelimesiyle kafiyeli başka bir kelime kullandı. Open Subtitles لا , هذه المرة , نادى هذا الرجل المحترم بكلمة تعني قطة و كلمة أخرى
    Sadece benim kadar acı çekmeni istedim, ... ama bütün bunların hepsi tek kelimeyle yok oldu. Open Subtitles لقد اردتكم ان تشعرو بكل الألم الذي شعرت به لكن هذا كله ذهب بكلمة واحدة
    Şimdi ellerinle onu yönlendirmeyi dene. Büyüyü üç kelimeyle sınırlandır. Open Subtitles والآن إستخدم يديك في التأثير عليها، إستمر في الثلاث كلمات.
    Ve izin verin kendime ait üç kelimeyle son vereyim: Ben gerçekten hatırlıyorum. TED اتركوني اختم بثلاثة كلمات مني: انا فعلاً أتذكر.
    Güzel soru. Sana iki kelimeyle cevap vereceğim. Open Subtitles سؤال جيد، يُمْكِنُ أَنْ أَعطيك الجواب في كلمتين.
    Hayatının son 12 yılını bana 25 yada daha az bir kelimeyle nasıl anlatırsın? Open Subtitles ماذا لز اخبرتنى عن ال12 عاما الماضيه فى حياتك فى 25 كلمه او اقل ؟
    Fakat yeni bir fikir ortaya koyduğunuz anda her yeni fikre iki kelimeyle başlayan garip bir yanıt verme modası var. TED ولكن في اللحظة التي تقدمون فيها فكرة جديدة، هناك ذلك الميل الغريب العجيب للرد على كل فكرة جديدة. بدءًا بكلمتين اثنتين.
    - Tek kelimeyle, muzafferdi. Gerçekten mi? Open Subtitles باختصار, بشكل انتصاريّ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more