- Ve "kova" doğmuş oldu. Aynı gün köprücük kemiğimi kırdım. | Open Subtitles | ولذا كان ولادة الأسم باص كسرت عظمة الترقوة في ذلك اليوم |
Kenera çekil. Çok yönlü kemiğimi kullanacağım. | Open Subtitles | تنحي جانباً، سأستخدم عظمة الجيش السويسرية |
Kusursuz sihrin peşinde 92 kemiğimi feda ettim ben. Hayalverenler, akrobatlar ve sihirbazlardan oluşan bir kuşak yarattım. | Open Subtitles | لقد حطمت 92 عظمة في مسعايّ للوهم المثالي ودربت جيل من الفارين والبهلوانات والسحرة.. |
Klozete bakmayı unutup kuyruk kemiğimi incittiğim zaman yazmıştım. | Open Subtitles | لقد كتبت هذه المرة الأولى عندما نسيت أن أنظر إلى الأسفل ، وأصبت بكسر في عظم الذنب |
Üç kaburga kemiğimi, köprücük kemiğimi ve bu elimin tüm parmaklarını kırdılar. | Open Subtitles | كسروا ثلاثة من أضلاعي عظم ترقوتي كُل أصابع هذه اليد |
O karakolun merdivenlerinden düşüp köprücük kemiğimi kırmıştım. | Open Subtitles | كسرتُ عظمة الترقوة عندي عندما سقطت من درجِ هذه المحطة |
Neden her kemiğimi tekrar tekrar kırmalıyım? | Open Subtitles | لمَ أكسر كلّ عظمة في جسدي مرارًا وتكرارًا؟ |
İlk kaykayımı aldığımda onun üzerine düşüp köprücük kemiğimi kırdım. | Open Subtitles | عندما حصلت على أول لوح تزحلق لي، تعثرت وسقطت عليه، وكسرت عظمة الترقوة. |
Biliyor musun, 12 yaşımda köprücük kemiğimi kırdığımda, anneme ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | تعرفِ , كان من الممكن أن أحتاج لوالدة عندما كسرت عظمة الترقوة و أنا بعمر 12 عام |
Düşüp, köprücük kemiğimi iki yerden kırmıştım. | Open Subtitles | ووقعت وكسرت عظمة الترقوة إلى جزئين |
Bu yeni gazeteci çocuk göğüs kemiğimi kırdı. | Open Subtitles | موزع الجرائد الجديد أتى وكسر عظمة صدري |
- Ben de köprücük kemiğimi kırmıştım. | Open Subtitles | لقد كسرت عظمة الترقوة كم هذا مُؤلم |
Köprücük kemiğimi kırdım. | Open Subtitles | وكسرت عظمة الترقوة |
Köprücük kemiğimi kırmış olmalısın. | Open Subtitles | ـ لدي إصابةٌ في عظمة الترقوة |
Sanırım köprücük kemiğimi kırdım! | Open Subtitles | أعتقد أنني كسرت عظمة الترقوة |
Sonra ilk kez denge aletine çıkmam gerekmişti düşüp kukuş kemiğimi kırmıştım. | Open Subtitles | لذا في المرة الأولى التي ركبت فيها على لوح الميزان سقطت وكسرت عظم فرجي |
O gün sol uyluk kemiğimi kırmıştım -- Vücuttaki en büyük kemiktir -- ve sonraki iki ayı çenemden ayak parmaklarıma ve sağ dizime kadar uzanan, sağ dizimden sol topuğuma giden çelik bir çubuktan oluşan alçılar içinde geçirdim. | TED | لقد كسرت عظم فخذي حينها انها العظمة الاكبر في الجسم وقضيت شهرين مجبساً بالجبس من ذقني .. وحتى اخمص قدمي مروراً بركبتي كما ان قضيباً معدنياً زرع من ركبتي اليمنى حتى كاحلي الايسر |
Beş yaşındayken Noel'de çok kötü bir şey oldu ve bana öyle kızdı ki köprücük kemiğimi kırdı. | Open Subtitles | عندما كنت بالخامسة من عمري، يوم الكريسمس قام... هذا الأمر بأكمله حدث... عندما إستشاط غضباً عليّ، وكسر عظم ترقوتي. |
-Dirsek kemiğimi incittim bu yüzden ters yöne gidiyor. | Open Subtitles | - عظم كوعي التوى .. وصار في الاتجاه العكسي |
Meğerse beşinci el tarağı kemiğimi kırmışım. | Open Subtitles | تبيّن أني كسرتُ عظم إصبعي الخامس. |
Bir futbol maçında köprücük kemiğimi sakatlamıştım. | Open Subtitles | كسرت عظم ترقوتي في مباراة كرة قدم، |