Ken kiralıkbir kasa anahtarı olduğunu söyledi, fakat yerini sadece George biliyor. | Open Subtitles | يقول كين انه يوجد مفتاح صندوق ودائع ولكن جورج فقط يعرف مكانه |
Bu konuda doğrudan Ken Patterson ile pazarlıktayım ve onun tepesindeydim. | Open Subtitles | اناقش مع كين باتروسون فى هذا من فترة لقد الحيت عليه |
Leslie ve Ken'i 1 no lu muayene odasına Götürebilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تأخذ كين وليزلي إلى غرفة الكشف رقم واحد؟ |
Ne gibi şeyler? Galiba Ken, Rupertt'in toplumsal geleneklere dayanamamasından bahsediyor. | Open Subtitles | أعتقد أن (كينيث) يعنى عدم حُب (روبرت) للتقاليد الإجتماعية. |
- Ken, sen bugün kulübe uğradın mı? - Hayır. | Open Subtitles | أنت لم تكن هُناك هذه الظهيره، أليس كذلك (كينيث)؟ |
Ken, sadece bir arıza demiştin. | Open Subtitles | بلير : لقد قلت يا كين أنه مجرد خلل |
Ken, senin gibi boylu poslu biri basketbolü nasıl beceremez? | Open Subtitles | كيف بشاب ضخم مثلك ياكين لا يملك مهارات كرة السلة |
Üzgünüm dedim ya, Ken. Senin canını yakmak bile istememiştim. | Open Subtitles | لقد قلت أنني أسف,كينث لم أقصد أن أجرحك أبدا |
Ken gene bir yerlerde saklanıyor. Büyük ihtimalle yatağın altında saklanıyordur. Lütfen benim için onu da besle. | Open Subtitles | و جانج كان مختفى تحت المنزل من فضلك اعثر عليه |
Dün seni aradığımda, sana "Ken, bana bir iyilik yapıp, Ray'i psikiyatriste götürür müsün" diye rica ettim mi? | Open Subtitles | عندما اتصلت بك أمس هل سألتك كين ، هل يمكنك أن تصنع لي معروفا وتصبح طبيبا نفسيا لراي أرجوك؟ |
Ken, yetenekli bir aşçı ama yemek konusunda fazla bilgisi yok. | Open Subtitles | كين هو طباخ موهوب لكنه لا يعرف الكثير عن افكار الطعام |
Caddenin aşağı tarafındaki Ken'in çiçek dükkanı, ...dokuz yıldır hizmet veriyordu. | Open Subtitles | وفي اخر الشارع من محل كين للورورد محل يملكه لتسع سنين |
Şimdi Ken ve ben naif değiliz, ve kurallara ihtiyaç duyulduğunu biliyoruz. | TED | حسناً .. كين و انا لسنا سُذج ونحن نفهم انكم تريدون الحصول على قوانين جديدة |
Ken ve ben düşündük ki, gerçek umut kaynakları var. | TED | نحن نعتقد - كين وانا - ان هناك بوادر أمل |
Ken gidip modellerini çalıştırdı ve işe yaradığını buldu. | TED | ذهب كين و وضع تلك النماذج قيد التجربة, و وجد أنها أفلحت |
Ken Georgia'da rapçi T.I. ile aynı lisede okumuş. | Open Subtitles | مطرب الراب (تي آي) كان زميل (كينيث) في المدرسة الثانوية بـ(جورجيا) |
Hey Ken... | Open Subtitles | .. مرحبا, كينيث |
Ken onu def edebilirsin, tamammı? | Open Subtitles | بلير : كين يستطيع إخراجه , حسناً |
Evet, söylemek istediğim birkaç şey var, Ken. | Open Subtitles | نعم , أنا فحسب لدي شيئين أريد قولهما ياكين |
Hey, Ken. Bizim bir üst amirimizin kim olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | مرحبا,كينث,هل تعلم من هو المشرف المباشر |
Öyleyse keyfin yerinde olmalı. Selam Ken. | Open Subtitles | هذا لطيف اهلا جانج |
Ken Norton'a bu kadar yakın olma fırsatını bir daha bulamam, değil mi. | Open Subtitles | حقا؟ أعتقد أن هذا هو الأقرب أنا لن أصل على الاطلاق لكين نورتون |