"kendi silahıyla" - Translation from Turkish to Arabic

• بمسدسه
• بسلاحه

Ama oteli terk edemeden biriyle karşılaştı ve o kişi onu kendi silahıyla vurdu.
،لكن قبل أن يتمكن من الخروج من هناك أحدٌ ما يواجهُه ومن ثم .يطلق عليه بمسدسه

İçki dükkanı sahibi kendi silahıyla vurulmuş.
عن مالك محل خمور اطلق النار عليه بمسدسه

kendi silahıyla oğlunun öldüğünü öğrenirse kahrolur ihtiyar.
إذا عرف أن إبنه مات بمسدسه سيتحطم

Düşmanı kendi silahıyla vurmak ne zamandan beri seni hain yapıyor?
منذ متى كان ضرب العدو بسلاحه الخاص... . يجعل المرء خائناً؟

Doğrulamadan önce kesin konuşamam ama adam kendi silahıyla vurulmuş da olabilir.
لكنني قد أقول من الممكن أنه قتل بسلاحه

- Evet, öyle deyince tabi. Bir adamı kendi silahıyla dövmek kadar basit.
-أجل، طبعاً حين تصيغه بهذا الشكل يبدو بسيطاً كسحق رجل بسلاحه الخاص

Onu odasına kadar takip edip kendi silahıyla öldürdün.
تتعقبه إلى غرفته .ثم قتلته بمسدسه

George kendi silahıyla vurulmuş görünüyor.
. فعلى مايبدو أن (جورج) أُردي بمسدسه الخاصّ

Doğru, Miko'yu kendi silahıyla öldürüyor ve kendisiyle cinayet silahı arasına biraz mesafe koyuyor.
،حسناً، و قتل (ميكو) بمسدسه الخاص و من صنع فجوة بينه و سلاح الجريمة

Houston kendi silahıyla öldürüldüğünü hissediyorum.
أَحسُّ أنّ (هيوستن) قُتِل بمسدسه الخاص

Mrozek'in kendi silahıyla öldürüldüğünü mü söylüyorsun?
أتقول أن (مورزاك) قتل بمسدسه الخاص ؟

Bazı kovboylar Eric'i kendi silahıyla vurdular.
ثمة راعي بقر قتل (إيرك) بمسدسه

Nick kendi silahıyla vuruldu.
.... لقد قتل ( نيك) بمسدسه ....

Bir polisi kendi silahıyla vurdum lan.
لقد قتلت ضابط شرطة بمسدسه! .

Polis, onun kendi silahıyla öldüğünü düşünüyor.
و أعتقدت الشّرطة أن قُتل بسلاحه

kendi silahıyla öldürüldü.
لقد قتلَ بسلاحه الخاص

- Denizci kendi silahıyla mı öldürülmüş?
-جندي بحرية قتل بسلاحه الخاص؟

Donovan kendi silahıyla vurulmuş.
"دونوفان" قُتِل بسلاحه.

Çıkan münakaşa sonrasında Oswald, kendi silahıyla...
"ونتيجة المشادة، قتل (أوزوالد) بسلاحه..."

- kendi silahıyla vurdun onu.
-أرديته بسلاحه الخاص .