"kendimde değildim" - Translation from Turkish to Arabic

• لم أكُن أنا
• لم أكُن على طبيعتي
• لست نفسي
• لم أكن نفسي في
• لم أكن على
• سجيتي
• سجيّتي

Bak, seninle her şeyi konuşmak istedim çünkü geçtiğimiz birkaç hafta kendimde değildim.
انظر، وددت محادثتك عن كلّ شيء، لأنّي بآخر بضعة أسابيع لم أكُن أنا.

Bu çok ironik çünkü haftalardır kendimde değildim ve kimse bunu fark etmedi.
هذا مثير للسخرية، لأنّي لم أكُن أنا لأسابيع ولم يلاحظ أحد.

Biliyorum, biliyorum ki son birkaç aydır pek kendimde değildim. Bana bir şey enjekte...
أعلم أنّي لم أكُن على طبيعتي خلال الأشهر القليلة الخالية.

Evet o gün kendimde değildim.
نعم، لم أكُن على طبيعتي ذلكَ اليوم

Ama yine de bazen kontrolü ele geçiriyordu ve ben kendimde değildim.
لكنك هناك لحظات عديدة عندما يسيطر علي وأكون لست نفسي أنا مجرد غضب وحافز القتل يصبح احتياج

O akşam kendimde değildim.
لم أكن نفسي في تلك الليلة

Biliyor musun, o gün pek kendimde değildim. Bir sorun mu var?
أتعلم، إنني لم أكن على طبيعتي ذلك اليوم هل هناك مشكلة؟

kendimde değildim baba. Aklımın sadece yarısı oradaydı...
لم اكن على سجيتي يا ابي لقد كان نصفي فقط هناك

O nasıl bir duygu bilirim. Ben de uzun bir süre kendimde değildim.
إنّي عليمة بتلك الحالة فلم أكُن على سجيّتي منذ وقت طويل

- Üzgünüm. Son zamanlarda pek kendimde değildim.
أنا فقط لست نفسي مؤخرا.

"kendimde değildim."
"أنا لست نفسي.

Öncesinde pek kendimde değildim.
لم أكن نفسي في وقت سابق.

O zamanlar kendimde değildim. Pişmandım. Babama, kardeşime yaptıklarım.
لم أكن على طبيعتي آنذاك، كنتُ مُعترى بالذنب، بسبب ما فعلته بأبي.

Bak, bu sene pek kendimde değildim ve ve eminim ki tavsiyede bulunma lisansım iptal edildi ama bunda haklı olduğuma çok eminim.
أعلم أنني لم أكن على طبيعتي هذه السنة و.. انا متأكد...

Muhtemelen benim hatamdı, pek kendimde değildim.
ربما كان هذا خطئي، لم أكن على سجيتي.

kendimde değildim. Bunu biliyorsun.
لم أكن على سجيتي أنت تعلم ذلك

Gerçekten kendimde değildim.
-أنا فعلاً لم أكُن على سجيّتي