"kendime geldiğimde" - Translation from Turkish to Arabic

• عندما استيقظت
• عندما أفقت
• عندما إستيقظت
• ثمّ إستيقظت
• وعندما جئت

O öğleden sonra geç vakit Kendime geldiğimde, hâlâ hayatta olduğumu keşfetmek beni şoke etti.
عندما استيقظت بعد الظهر، كنت مصدومة لاكتشف أنني كنت لا زالت على قيد الحياة.

Kendime geldiğimde bir kruvazördeydim ve ellerim yoktu.
عندما استيقظت وجدتنى على الطراد و يداى مقطوعتان

Ertesi sabah Kendime geldiğimde doktor bir bacağımın kesildiğini söyledi.
عندما استيقظت هذا الصباح أخبرني الأطباء بضرورة بتر ساقي

Kendime geldiğimde ön torpidoda yangın çıkmıştı.
عندما أفقت ، كان هناك حريق في غرفة الطوربيد الأمامية

Şey, Kendime geldiğimde, her yerim kan olmuştu.
عندما أفقت, كانت الدماء تغطينى

Kendime geldiğimde vampir gitmişti kız kardeşim de gitmişti.
عندما إستيقظت . . كان مصاص الدماء قد رحل

Kendime geldiğimde... nişanlımı başka bir adamla evlenmiş olarak buldum.
ثمّ إستيقظت ووجدت خطيبتي متزوّجة من رجلٍ آخر

Kendime geldiğimde giysilerini alıp arabasını çaldım.
وعندما جئت إلى هنا استعرتهذهالبذلةوسرقتسيارته.

Kendime geldiğimde mürettebat gitmişti.
عندما استيقظت ، لقد وجدت السفينة خالية من جميع أفراد الطاقم

Kendime geldiğimde araba hurda olmuştu ve kocam da yoktu.
و عندما استيقظت , كانت السيارة محطمة و زوجي كان مفقوداً

Kendime geldiğimde hepsi odadaydı.
مع هوية جديدة عندما استيقظت كانت كل الأوراق موجودة

Kendime geldiğimde yine Caprica'da olduğumu sanmıştım.
عندما استيقظت ظننت أنني مرة أخرى على (كابريكا)

Kendime geldiğimde hepsi odadaydı.
عندما استيقظت كانت كلها هناك

Kendime geldiğimde bir gezegenin yörüngesindeydim.
عندما أفقت , كنت أدور بمدار هذا الكوكب

Kendime geldiğimde, bir şey keşfetmiştim.
عندما أفقت, جائنى الوحى.

Kendime geldiğimde tek bildiğim gözlerimin bağlı ellerimin kelepçeli olduğuydu.
عندما إستيقظت كل ما كُنت أعلمه أننى كُنت معصوبة العينين ومُكبلة بالأصفاد

Kendime geldiğimde... nişanlımı başka bir adamla evlenmiş olarak buldum.
ثمّ إستيقظت ووَجدت خطيبتي متزوّجة مِنْ رجلِ آخر

Kendime geldiğimde El Mairo Hapishanesine doğru yola çıkmıştım.
وعندما جئت إلى .. كنت في طريقي لسجن إلمايرا

Yine o boşluğa düştüğüm anlardan biriydi, sonra... sonra, Kendime geldiğimde, bir de baktım ki, ellerimi kızın boğazına kenetlemiş neredeyse kızı boğup, canını alacağım.
كان لي واحدة من بلدي انقطاع التيار الكهربائي وعندما... وعندما جئت ل، كما تعلمون،