kendimi suçlu hissediyorum. Ondan uzak durmanı söylememem için bana para veriyorsun. | Open Subtitles | انا اشعر بالذنب لاْنكِ تدفعين لى نقود لكى اخبرك ان تبقى بعيده عنه |
Ara verdiğim için kendimi suçlu hissediyorum. Doğru düzgün bir ipucumuz yok. | Open Subtitles | اشعر بالذنب لأنني اخذت استراحة، لايوجد لدينا قيادة قوية. |
Ama şimdiyse, pasaklı biri olmana göz yumarak sana çok büyük bir kötülük yaptığım için kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | لكن الان اشعر بالذنب بالسماح لك ان تكون مدللاً جعلك تافهاً |
kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بذنب كبير على ذلك. |
kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | أنا أشعر أني مذنب. |
Gitmeden önce bir konu hakkında kendimi suçlu hissediyorum ve içimi boşaltmak istiyorum. | Open Subtitles | مهلا قبل أن نفعل ذلك أنا أشعر بالذنب حول أمر و أريد أن أزيحه عن صدري |
Bir de, benim alabileceğim bir riski başkasının almasına izin verdiğim için kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | كما أنني أشعر بالذنب في السماح لشخص بالمخاطرة الذي أنا بنفسي أستطيع تولي المهمة |
Ondan değil... kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | انا لم اقصد ذلك انا فقط اشعر بالذنب لأنك تمر بوقت عصيب |
- Phil'in ölümünden dolayı kendimi suçlu hissediyorum ve açıklayamadığım bir sebepten ötürü bu beni çok azdırıyor ve sonra "Çok kötüyüm, çok hatalıyım." diyorum ve bu azgınlığımı kuyruğunu yakalamaya çalışan köpekler gibi daha da artırıyor. | Open Subtitles | اشعر بالذنب لوفاة فيل ولسبب ما لايمكنني تفسيره هذا الامر يجعلني مثارة جدا |
Senin kendi düğünün varken bütün bunları sana yaptırdığım için kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | اشعر بالذنب اجعلك ان تفعلي كل هذا وانتي لديك زواج |
- Phil'in ölümünden dolayı kendimi suçlu hissediyorum ve açıklayamadığım bir sebepten ötürü bu beni çok azdırıyor ve sonra "Çok kötüyüm, çok hatalıyım." diyorum ve bu azgınlığımı kuyruğunu yakalamaya çalışan köpekler gibi daha da artırıyor. | Open Subtitles | اشعر بالذنب لوفاة فيل ولسبب ما لايمكنني تفسيره هذا الامر يجعلني مثارة جدا |
kendimi suçlu hissediyorum. Beni de götürmesi için onu ikna ettim. | Open Subtitles | اشعر بالذنب , لقد خدعته حتى يصطحبني معه |
Biliyorum, biliyorum, sadece kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | اعــرف ، اعــرف ولكنى اشعر بالذنب تجاهه |
Bilemiyorum, halen kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | . . لا اعلم , انا فقط اشعر بالذنب |
Belki suçluluk duygusu yüzünden paranoyaklaşmışımdır ama kendimi suçlu hissetmediğimi kanıtlamak için bir şey yapmadan duramam çünkü gerçekten kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | وربما انا اشعر بالشك لأني أشعر بالذنب ولكني لا اريد الا اقوم بأي شيء، فقط لأثبت اني لا اشعر بالذنب لأني فعلاً أشعر بالذنب |
Belki de kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | لا ادري ربما اشعر بالذنب او شيئا ما |
Sean'a bunu yaptığıma inanamıyorum. kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | لا استطيع التصديق أنني فعلت ذلك لـ(شون), اشعر بالذنب جداً. |
kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بذنب كبير على ذلك. |
kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | أنا أشعر أني مذنب |
Sadece... biliyorum, aptalca gelecek ama ben sadece... baban olmadan eğlenirsem kendimi suçlu hissediyorum. | Open Subtitles | أنت تعلمين أنه يبدو سخيفا ولكن أنا أشعر بالذنب وحسب إذا كنت أحظى بالمرح بدون والدك |
Ben böyle şeyler düşündüğüm anda sanki Lily'i aldatıyormuşum gibi oluyor ve kendimi suçlu hissediyorum | Open Subtitles | حتىّ حينما أبدأ في تخيل خيالات سيئة كهذه إنها تبدو كخيانة لـ(ليلي) ، أنني أشعر بالذنب في البداية ، لذا أحتاج لخيال مختلف منذ أسبوعين |