On yıl sonra, bu düşüncemi gerçekleştirmek için Kenya'ya döndüm. | TED | بعد مرور عشر سنوات، عدتُ إلى كينيا للقيام بذلك فقط. |
Ben teşekkür ederim. Bir daha Kenya'ya gittiğimde mutlaka Nulu Kabilesi'ni bulacağım. | Open Subtitles | في المرة القادمة التي أتى فيها إلى كينيا سوف ازور قبيلة نولو |
Hayır, onun adı Çiko Hık'tı. Onu Kenya'ya geri gönderdik. | Open Subtitles | لا , ذلك كان شكولاتا تشيب , أعدناه إلى كينيا |
Afrika'ya, Sudan'a, Sierra Leone'ye, Liberya'ya, Kenya'ya gittik. | TED | ذهبنا الى افريقيا.السودان,سيراليون, ليبيريا,كينيا. |
Ekip üyelerimiz katırmışçasına ABD'den Kenya'ya parçaları taşıdılar. Sınır dairesiyle ok ilginç konuşmalarımız oldu: | TED | لقد كان فريقنا بشكل أساسي ينقل معدات من أمريكا إلى كينيا. ولقد أثرنا محادثة مشوقة مع وكلاء حدود الجمارك. |
Ailem ve ben bunu öğrendiğimizde, Kenya'ya taşındık. | TED | بمعرفة هذا الأمر، قمت بمعية أسرتي الناشئة، بالانتقال إلى كينيا. |
Bu yıl Masai kadınları arasında kadınların güçlendirilmesine dair bilgi edinmek için Kenya'ya gittim. | TED | كنت قد سافرت ألى كينيا هذا العام للوقوف على موضوع تمكين المرآة وسط نساء الماساي |
Bu fotoğraf Amboseli gölünde çekildi, sınır boyunca buradan Kenya'ya kadar. | TED | التقطت هذه الصورة في بحيرة أمبوسيلي، فقط عبر الحدود من هنا في كينيا. |
Çarpışmadan hemen önce atlarım, doğu kıyısına yüzerim ve sonra birlikte Kenya'ya gideriz. | Open Subtitles | ساغطس ثانيه قبل الاصطدام وسأسبح حيث تنتظريني علي الشاطيء الغربي وعندها سنكون وصلنا معا الى كينيا. |
Kenya'ya. Vahşi Yaşamı Koruma Parkına. Afrika'ya gönderilecek. | Open Subtitles | السفينة إلى حياة كينيا البريّة برعاية أفريقيا |
Onları atlatmak istiyorsak Kenya'ya gitmeliyiz. | Open Subtitles | حسنا؛ إذا كنا نريد أن نسبقهم من الأفضل الذهاب إلى كينيا |
Yardım için Kenya'ya gitmiştim. Denoxin adında bir antibiyotik kullandım. | Open Subtitles | كنت في كينيا وبحاجة لإغاثة فأخذت مضاد حيوي يسمى "دينوكسين" |
Hayır, o sıralar av partim Kenya'ya geçmişti. | Open Subtitles | لا، تحركت مجموعة الصيد بلدي في كينيا قبل. |
Bu Kenya'ya özgü değil. | TED | هذا ليس فريدًا من نوعه في كينيا. |
Bunun kökenleri Kenya'ya gittiği için, ve dünya üzerindeki insanlar çeşitli meselelerinde yardım alabildiği için gururumuz okşanıyor. | TED | ونشعر بالتواضع لتواجد جذور هذا العمل في كينيا ولاستخدام الناس له في جميع أنحاء العالم لاكتشاف ومعرفة القضايا المختلفة التي يواجهونها. |
Bu derin adaletsizlik duygusu beni doktor olmak için sürükledi, daha doğrusu bir göz cerrahı ve 2012'de denemek ve bazı şeyleri geri vermek için eşim ve ben Kenya'ya taşındık. | TED | هذا الإحساس العميق بالظلم، قادني لأصبح طبيباً، وفي نهاية المطاف جراح عيون، وفي 2012، حزمنا حقائبنا أنا وزوجتي، وانتقلنا الى كينيا لنجرب ونمنح أشياء بالمقابل. |
2014'de Kenya'ya döndüğümde, yüzde 17 genç işssizlik vardı. | TED | عندما عدتُ إلى كينيا عام 2014 كانت نسبة البطالة بين الشباب تعادل 17%. |
Kenya'nın başkanı bunu biliyor, çünkü 2014 yılında laboratuvarımıza geldi ve onunla işbirliği yapmamızı istedi Kenya'ya yardım edebilmek ve iş dünyasının kalkınması için. | TED | عرف رئيس كينيا ذلك، ولهذا السبب وفي عام 2014 حضر إلى مختبرنا وطلب منا أن نتعاون معه ليتمكن في مساعدة كينيا في البدء في نمو المشاريع التجارية. |
Sonra da Kenya'ya kadar uçuyorlar okyanusu geçip. | TED | ثم تنطلق عبر المحيط، إلى كينيا. |
Sen olmadan Kenya'ya gitmek istemiyorum. | Open Subtitles | انا لم ارد ان اذهب الي كينيا من دونك |