"kessler'in" - Translation from Turkish to Arabic

• كيسلر

Ben doktorum. Kessler'in getirildiği hastanede çalışıyorum.
أَنا طبيب أَعْملُ في المستشفى الي اتي اليها الولدَ كيسلر

Hemşire Price'ın, taburcu olduktan sonra Kessler'in çocuğunu görüp görmediğini biliyor musun?
هل تَعْرفين ما إذا كانت الممرَضة برايس قد رأت الولد كيسلر منذ خروجه؟

Başlık sayfası, katalogda söylendiği gibi Paris'teki Kessler'in ve New York'taki Telfer aynısı.
مثل الذى موجود بالكتالوج, مثل نسخة كيسلر فى باريس ونسخة تيلفر فى نيو يورك

Kessler'in ne üzerinde çalıştığını bilen birisi olmalı.
لابد من وجود احد ما هناك ممن كانوا يعرفون ما يفعله كيسلر

2 adam Kessler'in dışında üzerime atladı ve araştırmayı bırakmamı söyledi.
رجلان هاجماني خارج عيادة كيسلر وطلبا مني عدم البحث

Kessler'in oğluna yaklaşır yaklaşmaz James'i dövdürmek için adamlarını yolladı.
وحالما بدأنا في الاقتراب من ابن كيسلر بعث بلطجية لضرب جيمس

Anladığımıza göre Bay Kessler'in şuuru yerine gelmiş.
عرفنا ان الولدَ كيسلر قد أستعاد وعيه

Kessler'in evine gizlice giren ben olmalıydım.
كان يجب ان اكون انا من يحقق بامر كيسلر

Bu, Kessler'in Bay Torino'ya karşı olan durumu.
اعني انها قضية كيسلر ضد تورينو

Kessler'in de kurtulduğunu bilmiyorlar. Öldüğünü sanıyorlar.
ـ ـ ـ وهم لا يَعْرفونَ بخروج (كيسلر)ِ يَعتقدونَ بأنّه ميتُ

Kessler'in burnunun dibinden hazineyi çalıyorsun... ve kurşunu Kessler yiyor.
أنت تسرق الكنز من تحت أيدي (كيسلر) وسيلقي حتفه من الزعيم

- Onu Kessler'in evinde buldum.
وجدت ذلك ببيت كيسلر

Kessler'in araştırmalarına finansal destek vermişler.
انهم يمولون ابحاث كيسلر

Bay Kessler'in sizin davranış problemlerinden bıkıp usandığını düşünüyorum.
أعتقدأنالسيد[كيسلر]سئِم منسلوكك .

Kessler'in haritası mükemmel.
خريطة (كيسلر) مثاليةُ

- Kessler'in günlüğü.
يوميات كيسلر