"kevlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • كيفلار
        
    • الكيفلر
        
    • كيلفر
        
    • كفلار
        
    • الكيلفر
        
    Kevlar'ı sıkı giy. Teklifim hala geçerli. Open Subtitles تريد التضييق على كيفلار حسنا العرض لازال قائما
    Yelek bir kere mermi yerse, yırtılır Kevlar elyafı esner, bu hiç iyi bir şey değil. Open Subtitles عندما الصدرية تتعرض للرصاص، سوف تتمزق وتنحني ألياف "كيفلار"، إنه ليس جيّداً.
    Kevlar fiber doku ile iki kez takviye edildi, sıradan mermiler nüfuz edemez. Open Subtitles مُعزّز بطبقتين من ألياف "كيفلار" التي لا يمكن للرصاصات العادية اختراقها
    Kevlar bir enerji silahından gelen enerji darbesini durduramaz. Open Subtitles الكيفلر , لن يوقف إنفجار من الأسلحة الطاقة العادية
    Bilmek istediğimiz şey nasıl oluyor su ve proteinden... ...bu sıvı Kevlar elde ediliyor. TED نريد أن نعرف كيف تنتقل من الماء والبروتين إلى كيلفر سائل، إلى هذا الكيلفر الطبيعي.
    Bu karışık dokuma. Doğal bağırsak ve Kevlar. Kevlar mı? Open Subtitles إنّه مزيج من الجات الطبيعي و الكفلار - كفلار ؟
    Bu yara üç katlı özel Kevlar giysiyi delmiş. Open Subtitles الجرح ثابت بالتأثير العالي السرعة... من القذيفة الكبيرة... الذي مرّ من خلاله a سترة كيفلار ذات طيات ثلاثة.
    Kevlar mı giyiyorsun? Open Subtitles أأرتدي كيفلار ؟
    Kevlar korkaklar içindir. Open Subtitles كيفلار للمخنثين
    Ancak, madde Kevlar'a benzer sıkı dokunmuş fiberden oluşuyor, bu da demek oluyor ki küçük ve keskin birşey onu delebilir, iyi uçlu bir trinyum oku mesela. Open Subtitles على أية حال، المادّة المتكون منها أليافه * المتماسكه مشابه للـ * كيفلار من ما يعنى أن شئ صغيرِ وحادِّ يَجِبُ أَنْ يَكُونَ قادر على إختِراقه مثل قذيفه الـ * ترينيوم * الدقيقه
    Bu şey, Kevlar zırhlı bir kodyak ayısını bile öldürebilir. Open Subtitles يُمكن لهذا السلاح إيقاف (كودياك) في (كيفلار).
    - Ne yani bu bir isteğe bağlı Kevlar ilişkisi mi? Open Subtitles إذاً فهذه علاقة (كيفلار) إختيارية؟ بالنسبة لك،
    Bıçak, Kevlar ve tabii ki daha da çok silah. Open Subtitles ها هي ذي مقالة عن السكاكين، ودروع الـ(كيفلار) الواقية، وبالطبع، المزيد من الأسلحة.
    Canlıdan elde edilmiş maddeler inanılmaz güçlü, tıpkı Kevlar gibi. Bu kurşun geçirmez yeleklerde, kasklarda ve outdoor ceketlerde kullanılıyor. TED مجددًا، الأشياء حيوية الاستمداد، لديها قوة مدهشة مثل كيفلار (علامة تجارية)... لذلك يستخدمونها في أشياء مثل السترات والخوذات الواقية من الرصاص وسترات الخروج.
    Bu lastikler run-flat ile güçlendirilmiş, ve bu kapılar da Kevlar ile güçlendirilmiş. Open Subtitles هذه إطارات هوائيّة مُحصّنة، وهُناك لوحات من الكيفلر في هذه الأبواب.
    Önceki kostümdeki gibi çinkoyla karartılmış nikel-bakır alaşımına sahip fakat dolgu malzemesi ve Kevlar ile güçlendirildi. Open Subtitles مصنوعة من نفس الزنك والنيكل ومعززة بحشو من ألواح الكيفلر
    O Kevlar. Çok pahalı. Open Subtitles مصنوع من الكيفلر,و هو غالي جدا
    Yeleği diker ve üstünü Kevlar'la kaplar. Open Subtitles هي فالحقيقه تخيطهم مع الستره وتغطيها بالـ"كيلفر". ** كيلفر=هو النوع من الستر الواقي للرصاص **
    Kevlar. Sihirli mermilerinizi yendi. Open Subtitles كيلفر يصد الرصاصات السحرية
    Kevlar demek. Bu, seçenekleri azaltacaktır. Open Subtitles إنّه مزيج من الجات الطبيعي و الكفلار - كفلار ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more