| O sırada bekar olmanın keyfini çıkaracağım. | Open Subtitles | في هذه الأثناء سأستمتع كوني عازباً لفترة |
| Ben eve gidiyorum. Siz ikiniz delisiniz. Havalandırmalı evimin keyfini çıkaracağım. | Open Subtitles | سأعود للمنزل ، أنتم مجانين، سأستمتع بمنزل مكيف الهواء وسأتناول طعام لذيذ مع عائلتي |
| Öne oturacağım ve her dakikanın keyfini çıkaracağım. | Open Subtitles | و سأجلس في الصف الأمامي و سأستمتع بكل دقيقة فيه |
| Yapılmış en iyi şarkı budur ve gidip keyfini çıkaracağım sonra geri gelip seninle konuşacağım. | Open Subtitles | إنها أعظم أغنية على مر التاريخ وأنا سأستمتع بها وبعدها سأرجع وأتحدث معكي |
| Birazdan olacakları gözden geçirelim. Ben şimdi en sevdiğim konyağın keyfini çıkaracağım. | Open Subtitles | لنتحدث بما سيحدث تالياً، سأستمتع بكأس من شرابي المفضل |
| Gerçi bunu ona anlattığımda yüzünün alacağı halin keyfini çıkaracağım. | Open Subtitles | على الرغم أنني سأستمتع بالمظهر على وجهكِ عندما أخبره. |
| Uzaklaştırıldığım süre boyunca manzaranın keyfini çıkaracağım. | Open Subtitles | سأستمتع بها خلال فترة الإيقاف |
| Ben sadece kahvemin keyfini çıkaracağım. | Open Subtitles | أنا سأستمتع بقهوتي وحسب. |
| Ben bugünün keyfini çıkaracağım. | Open Subtitles | سأستمتع بظهيرة يومي |
| Bunun keyfini çıkaracağım. | Open Subtitles | سأستمتع في هذا |