"kigali" - Translation from Turkish to Arabic

    • كيغالي
        
    • كيجالي
        
    Burası bizim dağıtım merkezimiz, Kigali'nin yaklaşık 20 kilometre uzağında. TED هذا هو مقرنا وهو يبعد حوالي 20 كيلومتراً خارج كيغالي
    Kigali'nin dış eteklerine 150 kilometre vardı, ve ölümle dolu 150 kilometre. Open Subtitles كنا على بعد 150 كم من كيغالي و 150 كم من الاموات
    Ve Kigali'de, bu iki şey yaparak iki buçuk yıl kadar yaşadım, ve bu hayatımdaki sıradışı bir dönemdi. TED ولذا، فقد عشت في كيغالي حوالي سنتين ونصف، أفعل هذين الشيئين، وقد كانت أوقاتاً غير إعتيادية في حياتي.
    (Video: Hava trafik kontrolörü trafiği yönlendirir) Bu bizim hava trafik kontrolörümüz Kigali Uluslar Arası Hava Alanına çağrı yapıyor. TED وحدة تحكم الحركة الجوية توجه حركة المرور هذه هي وحدة تحكم حركة الطيران لدينا تدعوها إلى مطار كيغالي الدولي
    Kigali'de, dünyadan kaybolmamı iyi karşılayabileceğim bazı geceler vardı. Open Subtitles كان هناك ليالي في كيجالي كنت سأرحب بفرصتي للأختفاء من على وجه الارض
    Kigali'de taze ıstakoz. Bizi onurlandırıyorsun, Paul. Open Subtitles سرطان البحر الطّازج في كيغالي فخورين بك يا بول
    Benedict Kigali'deki en iyi gazetecimizdir, konusunda uzmandır. Open Subtitles بنيديكت صَحَفينا الأفضل في كيغالي خبير في ذلك الموضوع
    Ruanda Kigali'de dün gece meydana gelen uçak kazasından kurtulan olmadı. Open Subtitles لم يكن هناك أحد على قيد الحياة عندما تحطّمت الطّائرة في كيغالي, رواندا
    Üzgünüm beyefendi ama Kigali'deki Paul arıyor. Acil olduğunu söylüyor. Open Subtitles آسف سيّدي, لكن لدي إتّصال من بول في كيغالي يقول إنّه مستعجل
    Paul Rusesabagina Kigali'deki Mille Collines otelinde, 1268 Tutsi ve Hutu mülteciyi barındırdı. Open Subtitles بول روسيسباقينا قام بحماية 1268 لاجئ من الهوتو والتوتسي في فندق ميل كولين في كيغالي
    Ruanda başkenti Kigali de 10'uncu gece. Open Subtitles هو كَانَ ليل عاشر هنا في العاصمةِ الروانديةِ كيغالي.
    (Gülüşmeler) Yani bugün, Ruanda'nın Kigali dışındaki ulusal kan ihtiyacının neredeyse yüzde 20'sini biz dağıtıyoruz. TED اليوم نقوم بتوصيل 20% من وحدات الدم في رواندا خارج كيغالي
    Seni Kigali'ye tayin ettirmesi için Sağlık Bakanı'na rüşvet verdim. Open Subtitles رَشوتُ وزيرَ الصحة ليُحوّلك الى كيغالي
    Tüm bu ses, Kigali'deki en yoğun saatin sesi. Open Subtitles تلك أصواتَ ساعةِ الإزدحام في كيغالي.
    Piskopos Vincent, Kigali'de değil. Open Subtitles الأسقف فنسينت لَيسَ في كيغالي.
    En azından benimle Kigali'ye gelip eşyalarını temizlemesini istiyordum. Open Subtitles ...أردتُ وحسب أردتُ أن آخذهم معي إلى كيغالي على الأقل
    - Eğer bana Kigali'de bir kızınız olsa .onun için endişelenir misiniz diye soruyorsanız, evet endişelenirim. Open Subtitles - إن كنتَ تسألني إذا - كنتُ سأقلق، إذا كان عندي ابنة في كيغالي. فإني سأقول لك نعم
    Bence başarısızlık da büyük ölçüde itici bir güç Kenya'ya geçtim ve Uganda'da çalıştım ve 1986'da , benden oradaki ilk küçük çaplı işletmeyi kurmaya yardımcı olmam için Kigali'ye taşınmamı isteyen bir grup Ruanda'lı kadınla çalıştım TED أعتقد أن الفشل أيضاً يمكن أن يكون قوى دافعة بصورة لا تصدق، لذا إنتقلت إلى كينيا وعملت في يوغندا، وإلتقيت بمجموعة من النساء الروانديات، اللاتي طلبوا مني ، عام 1986، للإنتقال إلى كيغالي لمساعدتهم في بداية أول مؤسسة تمويل مشاريع إقتصادية صغيرة هناك.
    Kigali'yi Pekin'e ya da Lagos'a çevirmek yerine bize has çözümler geliştirecek olursak yeni nesil Afrikalı mimar ve tasarımcıların tasarım güvenini inşa edecek bir topluluğa ihtiyaç duyacağız. TED إذا أردنا أن نطور حلول فريدة من نوعها بالنسبة لنا، بدلا من محاولة تحول كيغالي إلى بكين، أو لاغوس إلى شنتشن، نحن بحاجة إلى مجتمع الذي من شأنه بناء ثقة التصميم للجيل القادم من المهندسين المعماريين والمصممين الأفارقة.
    Kigali'de bir klinikte çocuk doktoruydum. Open Subtitles لقد كنت طبيب أسنان في عياده بـ كيجالي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more