"kiloluk" - Translation from Turkish to Arabic

    • باوند
        
    • رطل
        
    • كيلو
        
    • رطلاً
        
    • باوندات
        
    • أرطال
        
    • بوزن
        
    • جنيه
        
    • تزن
        
    • وزنه
        
    • وزنها
        
    • باونداً
        
    • باوندا من
        
    • رطلا
        
    • وزن
        
    Bu binanın stratejik bölgelerine yerleştirilmiş 250 kiloluk C4 patlayıcıları var. Open Subtitles هناك 500 باوند من متفجرات السى 4 ضمن أساس هذه البناية.
    Bu binanın stratejik bölgelerine yerleştirilmiş 250 kiloluk C4 patlayıcıları var. Open Subtitles هناك 500 باوند من متفجرات السى 4 ضمن أساس هذه البناية.
    O kadar büyük bir köpekbalığı, bir tondan ağır gelebilir ve 90 kiloluk bir deniz aslanını bir öğün olarak yiyebilir. Open Subtitles قرش بذلك الحجم قد يزن أكثر من طن و يمكنه بسهولة إلتهام وجبة واحدة عبارة عن أسد بحر يزن 200 رطل
    Kimse 50 kiloluk mal için bir uçağıyla pilotunu tehlikeye atmaz. Open Subtitles لا أحد يخاطر بطائرة وطيار إزاء 50 كيلو لنبحث عن بقيتها
    Yani, burada hiç yüz seksen kiloluk bir yeti yoktu. Open Subtitles لذا لم يكن يوجد أبداً رجل ثلج بوزن 400 رطلاً
    Çok üzgünüm. Lütfen bu 2 kiloluk dondurulmuş karidesi özür olarak kabul edin. Open Subtitles آسف ، أرجو أن تتقبل خمسة باوندات من الروبيان المجمد
    Belimdeki kabzada 1 kiloluk bir demir var. Open Subtitles إنني أرتدي حزاماً حديدياً يزن 3 أرطال في ساقي
    20 kiloluk çimentoyu göbeğine saralım bakalım bunun neresi çok şekermiş görelim. Open Subtitles لكي تضعي 50 باوند من الأسمنت بداخلك و نرى مدى متعة هذا
    Yerkabuğundan aşağıya şok dalgaları göndermek zemine 90 kiloluk patlayıcılar yerleştirerek gerçekleşir. Open Subtitles لإرسال موجات صدميّة عميقاً تحت القشرة، تم زرع 200 باوند من المتفجرات.
    Veya yarım kiloluk 1500 minik susamuru. Değil mi, Skipper? Open Subtitles أو 1500 صغيرة جدا تزن 1 باوند , صحيح سكيبر؟
    Her maçta 200 kiloluk bir adam kafamı koparmak için bana doğru koşar. Open Subtitles وكل مباراة، أحصل، تعلمين سفاح بمسدسه يزن 300 باوند يحاول أن يمزق رأسي،
    Bu 3.5 metre boyunda 18.000 kiloluk bir hidrojen bombası. Open Subtitles إنّها قنبلة هيدروجينيّة بطول 12 قدماً ووزن 40 ألف رطل
    136 kiloluk bu hayvan bana saldırırsa, çok kötü olur. Open Subtitles إذا كنت بمهمة وهناك 300 رطل من الحيوانات وهذا جنون
    Yaklaşık 45 kiloluk bir kızın sakin adımlarla şu taraftan geldiğini ve sonra sıkıntı içinde şu tarafa doğru koştuğunu söyleyebilirim. Open Subtitles يمكنني إخباركم أن فتاة تزن أقل من 100 رطل أتت من هذا الإتجاه تمشي في هدوء ثم ركضت في حالة فزع
    100 kiloluk agirlik kaldirabilir ama... 100 gram akli yok. Open Subtitles بوسعه رفع 100 كيلو لكن لا يتمتع بأوقية من الذكاء
    Ben burada kalacağım, sen gidip 90 kiloluk deniz süngerinin altında uyu. Open Subtitles سأبقى أنا هنا، وأنت اذهب للعيش مع الإسفنجة المبتلة ذات الـ90 كيلو
    Elinde 20 kiloluk bir çocuk varken çok yüksek bir mesafe. Open Subtitles مسافة عالية للأسفل خصوصاً إن كان يحمل طفلاً يزن 50 رطلاً
    Araba kullanırken birde karımın 1,5 kiloluk Chihuahua (köpek cinsi) tutuyorum. Open Subtitles عندما كنت اقود , لقد كنت ممسك بكلب زوجتي ذو الثلاث باوندات من نوع الشيواوا
    5 kiloluk bir torbaydı ve hepsini yediğini iddia ediyor. Open Subtitles كان وزن الكيس 5 أرطال ويدعى أنه أكله كله
    Uzman cerrahın önderliğiyle hasta, 400 küsur kiloluk dört kollu bir robota bağlanıyor. TED الحضور يؤدي إلى إرفاق أربعة أذرع لروبوت بقيمة 1000 جنيه للمريض.
    Boksörümün 3 bin dolara 350 kiloluk bir öküzle dövüşeceğinde anlaşmıştık. Open Subtitles لقد اتفقنا على أن ملاكمي سيقاتل ثوراً صغيراً وزنه 360 كيلوغراماً.
    Bu da bir sabah ben, 18 kiloluk sırt çantasıyla 12 kilometre doğa yürüyüşü yapmıştık, iki saatten daha az bir sürede. TED هذا أنا في صباح ذات يوم، عندما قطعنا مسافة سبعة أميال ونصف حاملين حقيبة ظهر وزنها 40 رطلا في أقل من ساعتين.
    İtalya'da kadının biri dokuz kiloluk bebek doğurmuş. Open Subtitles أوه واو ,هذا شئ غريب إمرأه في إيطاليا تلد طفلا وزنه 19 باونداً
    Aslında sırtına 25 kiloluk ağırlığı koyup kilometrelerce koşmayı sevdi, bir asker olmayı sevdi. TED كما كانت تحب حمل 50 باوندا من الوزن على ظهرها والركض لأميال ، وتُحب أن تكون عسكرية.
    Bu bir kiloluk balıklar buldukları bütün plankton parçalarını kapıyorlar. Open Subtitles يصل وزن الواحدة منها الكيلو، و تلتهم في طريقها كل ما تجده من البلانكتون.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more