Her kimdiyse Kimse onu doğru dürüst teşhis edemeden sıvıştı. | Open Subtitles | حسنًا، أيًّا من يكون، لقد هرب قبل أن يتعرّف عليه أحد بدقة. |
Demek ki, 50 yıl önce, neredeyse hiç Kimse onu duymamıştı, Avrupa çevresinde ise kesin olarak hiç kimse duymamıştı. | TED | إذن منذ خمسين عامًا لم يسمع عنه أحد تقريبًا، خاصة في المجتمع الأوروبي. |
Böyle tanıklarla Kimse onu bulamaz. | Open Subtitles | بشهود مثل هؤلاء، لا عجب أنه لا أحد يستطيع العثور عليه. |
Kimse onu giyebileceğim kadar temiz yıkayamaz. | Open Subtitles | لا يمكن لأحد أن يغسله و يجعله نظيفاً بما يكفي بالنسبة لي كي أرتديه ثانية |
Kimse onu öldürmek istemezdi. Celia'yı değil. | Open Subtitles | ليس هناك من يود قتلها "ليس "سيليا |
Sihirdeki numara o kadar açık ve basit olmalı ki Kimse onu fark edememeli. | Open Subtitles | الخدعه فى السحر ان تفعلى الشئ ببساطه و وضوح بحيث لن يفكر بها أحد |
Belki de çok küçük olduğu için Kimse onu bulamıyordur. | Open Subtitles | ربما أنه صغير لدرجة أن لا أحد يقو على إيجاده |
Eğer akıllı bir satıcıysanız, o zaman öyle pahalı bir mal koyarsınız ki Kimse onu almaz, çünkü artık karşılaştırınca 33 dolarlık şarap o kadar da pahalı görünmemektedir. | TED | اذا كنت تاجر تجزئة ذكي، عندها، ستضع عرضاً غالياً جداً بحيث لا يستطيع أحد شراءه من على الرف، لأنه فجأة تصبح زجاجة النبيذ ذات 33 دولاراً ليست غالية بالمقارنة. |
Biliyorsun, Pete koşuya diye gitti ve Kimse onu bulamayınca ölüm haberini aldık. | Open Subtitles | هل تعلمين ان بيت اراد ان يركض ولا احد استطاع ان يعثر عليه، وهو كان قد مات |
Bu herifi harcayıp o kadar derine gömeceğiz ki Kimse onu bir daha bulamayacak. | Open Subtitles | يجب أن نقتل هذا اللعين وندفنه في مكان عميق لن يعثر عليه أحد فيه |
Akrepler ve yılanlar sayesinde Kimse onu bulamaz. | Open Subtitles | في الخارج هنا مع العقارب والثعابين... لم يعثر عليه أحد أبداً |
Kimse onu işe almaz, İşte bende onu yanıma aldım. | Open Subtitles | لا يعرض عليه أحد عمل لذا أبقيته هنا |
Adam keşiş gibi. Yıllardır buradan Kimse onu görmedi. | Open Subtitles | ذلك الرجل منعزل، لم يسمع عنه أحد أو رأه حتى منذ سنوات |
Bir haftadan beri Kimse onu ne görmüş ne de haber almış. | Open Subtitles | لم يراه أو سمع عنه أحد منذ أسبوع |
Çünkü Kimse onu işe alacak kadar para veremiyor. | Open Subtitles | لأنه لا أحد يستطيع أن يبقيه على الموظفين |
Silah çekmede ya da zar atmada Kimse onu yenemez. | Open Subtitles | لا يمكن لأحد أن يهزمه في مسابقة سواء في النرد أو في السلاح |
Kimse onu gömmeye çalışmıyor. | Open Subtitles | ليس هناك من يسعى لوفاته |
Öyle mutluyum ki sanki ikimiz kimsenin daha önce duymadığı bir şarkıyı söylüyormuş ve ikimizden başka Kimse onu bilmeyecekmiş gibiyim. | Open Subtitles | كأنني أنا وأنت غنّينا أغنية للتوّ لم يسمع بها أحد من قبل وأنا وأنت الوحيدين الذين سيعرفان بأمرها |
Bunca koşuşturuyoruz ama o yine de doğum gününde Kimse onu umursamıyormuş gibi hissedecek. | Open Subtitles | والدك المسكين كل هذا يجري و سيعتقد أن لا أحد يهتم بيوم ميلاده |
Kimse, onu kurtarmak için elinden geleni yapmadığımı söyleyemez. | Open Subtitles | لا يستطيع أحد أن يقول أنني لم أبذل قصارى جهدي لإنقاذ حياتها |
Aleti yok ederim ve bir daha Kimse onu kullanamaz. | Open Subtitles | وبعدها سأدمر الجهاز ولا احد سيتخدمه بعد هذا مجدداً |
Mahallede Kimse onu bir daha görmedi. | Open Subtitles | ولم يره قط؛ لم يره أحد قط في حيّ الأقليات مجدداً |
Toplantının ortasıydı, o yüzden Kimse onu düzeltmek istemedi. | Open Subtitles | كان ذلك خلال اجتماع لطاقم العمل و لم يستطع أحد تصحيح الخطأ |
Kimse onu benden alamaz Ozellikle senin gibi sokak kizi. | Open Subtitles | لن يأخذه أحد مني خصوصاً ساحرة صغيرة مثلك |
Kimse onu benden almadı. | Open Subtitles | لا أحد أخذه منى |
Kimse onu senin kadar iyi tanıyamaz. Özellikle bizim ilgilendiğimiz yönünü. | Open Subtitles | لا أحد يعرفه مثلكِ ، خاصة من الجانب الذي تستمتعين به |
-Hey bu barda Kimse onu incitebileceğin konusunda endişeli değil. | Open Subtitles | لا أحد في هذه الحانةِ سيتفرج على ازعاجك لها |