Kimse yaralanmadı, ama dağların aşağısında en çok balık o zaman görüldü. | Open Subtitles | ... لم يتأذى أحد لكن كان هذا أكبر عدد من الأسماك يُرى بأسفل الجبال |
- O otele geri döndü. - Tamam öyleyse, Kimse yaralanmadı. | Open Subtitles | حسناً إذاً لم يتأذى أحد |
Kimse yaralanmadı. Sorun yok. | Open Subtitles | لم يتأذى أحد و هذا جيد |
Mucize eseri bu tuhaf olayda Kimse yaralanmadı. | Open Subtitles | بأعجوبة لم يتأذ أحد في الحادثة |
Olayda Kimse yaralanmadı, ama seçimlere 6 hafta kala.. | Open Subtitles | لم يصب أحد في ألحادث لكن لدينا فقط 6 أسابيع حتى يوم ألإنتخاب |
İyi, Kimse yaralanmadı. | Open Subtitles | بما أنه لم يتأذى أحد |
Hayır, hayır Kimse yaralanmadı. | Open Subtitles | لا، لم يتأذى أحد |
Sakin ol. Kimse yaralanmadı. | Open Subtitles | اهدئى لم يتأذى أحد |
Hadi ama, Joe. Kimse yaralanmadı. | Open Subtitles | "هيا "جو لم يتأذى أحد |
Özür dilerim, büyükbaba Kuzya ama Tanrıya şükür Kimse yaralanmadı. | Open Subtitles | معذرة جد (كوساس)... لكن لحسن الحظ لم يتأذى أحد. |
Gerçek bir kavga değildi, yani Kimse yaralanmadı. | Open Subtitles | لم يكن شجاراً حقيقيقاً ولم يتأذ أحد |
Şans eseri, Kimse yaralanmadı... | Open Subtitles | لحسن الحظ لم يتأذ أحد... |
- Şanslıyız ki Kimse yaralanmadı. | Open Subtitles | انا اسفه لهروبى نحن محظوظون انه لم يصب أحد |
Şansa bakın, Kimse yaralanmadı. | Open Subtitles | لحسن الحظ لم يصب أحد |
Şansa bakın, Kimse yaralanmadı. | Open Subtitles | لحسن الحظ لم يصب أحد |