"kimseye söylememem" - Translation from Turkish to Arabic

• أخبر أحداً
• لا أخبر أي شخص
• ولا أخبر أحدا
• أخبر أي أحد

Takma bir isim altında Avrupa'da yaşadığını ve yaşadığını hiç kimsenin bilmediğini ve kendi güvenliği için, onunla konuştuğumu kimseye söylememem gerektiğini söyledi.
قال أنه كان يعيش بإسم مستعار وأن لا أحد كان يعرف أنه حى ولحمايته, لم أستطع أن أخبر أحداً أننى تحدثت إليه

- kimseye söylememem gerek.
ليس من المفتــرض أن أخبر أحداً لــِماذا ؟

kimseye söylememem lazım ama biraz yardım işime çok yarardı.
حسناً أنا من المفترض أن لا أخبر أحداً ولكنني أستطيع الحصول على بعض المساعده

Annem kimseye söylememem için söz verdirtti ama tek başıma kaldıramıyorum. Ne zaman olmuş?
و لقد جعلتني أعدها بأن لا أخبر أي شخص ، لكن لم أستطع تحمل ذلك

kimseye söylememem için söz verdirtti, özellikle de sana.
جعلني أتعهد بأن لا أخبر أي شخص و خصوصاً أنت

Ne isterlerse yapmam telefonu yok etmem ve kimseye söylememem gerekiyor.
أفعل أى شىء يطلبوه ثم أدمر الهاتف ولا أخبر أحدا

kimseye söylememem gerekiyor.
ليس من المفترض أن أخبر أي أحد

3 hafta önce. kimseye söylememem için yalvarmıştı.
مُنذ ثلاثة أسابيع، توسلت إليّ ألاّ أخبر أحداً.

Cam kalple yapacaklarınızı kimseye söylememem için beni uzaklara mı göndereceksin?
سترسليني إذن إلى مكان بعيد، حيث لن أستطيع أن أخبر أحداً بحاجتك لذلك القلب الزجاجي؟

kimseye söylememem için İncil'in üzerine yemin ettirdi.
جعلني أقسم بالكتاب المقدس أنني لن أخبر أحداً

Çok sinirlendi. Onu burada gördüğümü kimseye söylememem gerektiğini söyledi.
ثمّ إلتقيتُ بها في قسم الأدب الروسي، وغضبت عليّ، وأمرتني أن لا أخبر أحداً أنّي رأيتها هُناك.

Bunu kimseye söylememem gerekiyordu, yani sesini çıkarma.
هذا هو الهروين بالنسبة لي لا يفترضبي أن أخبر أحداً.

Sadece karım. kimseye söylememem konusunda uyarılmıştım.
طلب مني أن لا أخبر أحداً.

Sarah haricinde kimseye söylememem için bana yemin ettirdi.
أجل جعلتني أقسم ألاّ أخبر أحداً إلاّ (سارا)

Eve gidip kimseye söylememem lazım benim.
يجب أن أعود إلى المنزل ولا أخبر أحدا.

kimseye söylememem için bana emretti.
لقد أمرني ألا أخبر أي أحد

Bill hiç kimseye söylememem için bana yemin ettirdi.
(بيل) جعلني أقسم أنني لن أخبر أي أحد