"kimseye söylemeyeceğine" - Translation from Turkish to Arabic

• لن تخبر أحداً
• لن تخبر أحدا
• لن تخبري أحد
• لا تخبر احداً
• أنك لن تخبر أي أحد
• أنك لن تقول شيئاً
• ألا تخبر أحدًا
• تخبر أحد
• تخبر أيّ أحد
• تخبري أحداً
• تقول لأحد

Nick, eğer sana birşey söylersem Kimseye söylemeyeceğine söz verir misin?
نك , لو اخبرتك شيئاً هل تعد بأنك لن تخبر أحداً

Ama söylersem, Kimseye söylemeyeceğine yemin etmelisin.
لكن يجب أن تقسم بأنك لن تخبر أحداً

Kimseye söylemeyeceğine söz ver. Duyulursa işim biter.
عدني بأنك لن تخبر أحدا أني أوصلتك مقابل 10 دولارات

Lana, dinle, bunu Kimseye söylemeyeceğine söz vermelisin tamam mı? -Adam...
(لانا) أسمعى يجب أن تعديني أنك لن تخبري أحد بشأن هذا حسنا

Pekâlâ. Ama Kimseye söylemeyeceğine yemin et. Yemin ederim.
-حسناً, لكن يجب ان تقسم ان لا تخبر احداً

Sana söylediklerimi Kimseye söylemeyeceğine dair bana söz vermeni istiyorum.
أريدك أن تعدني أنك لن تخبر أي أحد بما أخبرتك

Kimseye söylemeyeceğine söz vermelisin bana.
عليك أن تعدني أنك لن تقول شيئاً لأيّ أحد

Eğer Kimseye söylemeyeceğine yemin edersen, senin yeteneklerine ve duygularına güveneceğim.
بحس عدالتك وقدرتك، يمكنني ائتمانك على سر خطير إن وعدتني ألا تخبر أحدًا

Sonra, parayı nereye sakladığımı Kimseye söylemeyeceğine, yemin edeceksin. Annene bile. - Peki, baba.
ثم، اقسم بأنك لن تخبر أحد بمكان المال، حتى ولو كان أمك

Ya da burada gördüklerini Kimseye söylemeyeceğine söz verirsen hiçbir şey olmaz.
أو أن تعدني بألا تخبر أيّ أحد بما رأيت هنا. عندئذٍ لن يحدث شيء.

Evet, ama bana Kimseye söylemeyeceğine dair söz vermelisin.
نعم، لكن عديني بألا تخبري أحداً

Sana söylerim ama benden duyduğunu Kimseye söylemeyeceğine dair söz vermelisin.
سوف أقول لك ولكن يجب أن تقسم لي أنك لن تقول لأحد أنني أخبرتك

Kimseye söylemeyeceğine dair söz vermiştin.
وعدتني بأنك لن تخبر أحداً

Bunu Kimseye söylemeyeceğine eminim.
أثق أنك لن تخبر أحداً سحقاً لك ،

Kimseye söylemeyeceğine dair söz vermeni istiyorum.
عليك أن تعدني أنك لن تخبر أحدا حول هذا الموضوع.

Kimseye söylemeyeceğine söz verir misin?
وعدت لن تخبر أحدا ؟

Bana Carrie Anne'i Kimseye söylemeyeceğine dair söz vermelisin.
عليكِ أن تعديني بأنكِ لن تخبري أحد عن (كاري آن).

Bana Carrie Anne'i Kimseye söylemeyeceğine dair söz vermelisin.
عديني بأنكِ لن تخبري أحد عن (كاري آن).

Lexie'ye benden bahsetmişsin hemde Kimseye söylemeyeceğine yemin ettikten sonra.
اخبرت (لكسي) عني بعد أن اقسمت بأن لا تخبر احداً

O vakte kadar Kimseye söylemeyeceğine söz ver.
لذا حتى ذلك، فقط عدني أنك لن تخبر أي أحد.

Kimseye söylemeyeceğine yemin etmiştin ama!
.. ياللــ لقد حلفت أنك لن تقول شيئاً

Eğer sana söylersem, Kimseye söylemeyeceğine bana söz vermelisin.
لو أخبرتك , اتعدني أنك لن تخبر أحد - أجل -

Sana söylersem Kimseye söylemeyeceğine söz vermelisin.
لو أخبرتك، عليك أن تعدني ألّا تخبر أيّ أحد عن هذا

Kimseye söylemeyeceğine söz vermelisin.
عليكِ أن تعدي أنكِ لن تخبري أحداً

Ama Kimseye söylemeyeceğine söz ver, tamam mı?
ولكن عليك أن تعدني أن لا تقول لأحد