| Bu kimyacı ne zaman dönüyor? | Open Subtitles | متى سيعو هذا الكيميائي اللعين الى منزله؟ |
| Onu yaptı zaten. Sence Kör kimyacı Barnes mi? | Open Subtitles | حسنا , لقد فعل ذلك أتظني الكيميائي الكفيف هو بارنيز |
| Demek kimyacı ve Keskin Nişancı'yı ortadan kaldırdınız? - Biliyor muydun? | Open Subtitles | حسنا، حسنا، حسنا، كنت أخذت الكيميائي وقناص |
| Sonumuzun kimyacı gibi olmasını istemeyiz. | Open Subtitles | نحن لا نريد أن نلقى حذفنا مثل ذلك الصيدلي الذي هناك. |
| kimyacı arkadaşının seri katile dönmesini istemezsin. | Open Subtitles | الصيدلي الودود تحول و أصبح قاتل متسلسل |
| Babamız önce tecavüzcüydü, şimdi de kimyacı oldu. | Open Subtitles | أولاً كان الأب مغتصباً الآن هو كيميائي |
| Bilmiyorum, kimyacı değilim. | Open Subtitles | لا أعلم، أنا لستُ كيميائياً. |
| kimyacı da Keskin Nişancı da aile içeren işler aldı. | Open Subtitles | الكيميائي وقنص كل من أداء الوظائف التي تشارك الأسر. |
| demiş. Bu İtalyan kimyacı artık yeni bir tansiyon tedavisi üzerinde çalışıyor. Tedavi bu kurbağanın derisindeki peptidlere dayanıyor. Diğer bilim adamları ilaca dirençli Stap aureus bakterisine tedavi arıyor. | TED | والان هذا الكيميائي الإيطالي يعمل على علاج جديد للارتفاع ضغط الدم بناء على ببتيدات موجودة علي جلد الضفدع القردي الاخضر، و هناك علماء اخرون يبحثون عن علاج للعنقوديات الذهبية المقاومة للأدوية. |
| Demek istediğim ayar yapan kimyacı gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أقصد ، أنني أشعر أنني مثل ذلك الكيميائي الذي كان يبحث... ... ـ |
| Hâlâ anlayamadı. Neden ona yeni kimyacı diyorsun? | Open Subtitles | لما قلت عنه الكيميائي الجديد ؟ |
| Bu biyo silahı yapması için ücret ödenen kimyacı sırra kadem basmış ve Balio'da kime teslimat yapacaklarını bilmiyoruz. | Open Subtitles | الكيميائي الذي دفع كي يُصنع هذا السلاح لم يعد يهمنا ، و نحن نجهل لأي جهة في "باليو" سيقومون بشحن السلاح |
| Walter Bendavid, Bright-ling eczacılıkta baş kimyacı, arkasında Tracy adında bir eş ve iki küçük çocuk bıraktı. | Open Subtitles | "والتر بانديفد)، رئيس القسم الكيميائي لشركة) (برايت لنغ) للأدوية، ترك خلفّه زوجة، (تريسي)" "وطفلان صغيران" |
| Bomba yapması için kimyacı'yı tuttu ve Washington'da bombayı patlatacak. | Open Subtitles | . لقد إستأجر الصيدلي لبناء قنبلة . " ليفجرها في " واشنطن |
| Onun üstüne gidin, kimyacı'nın nerede olduğunu biliyordur. | Open Subtitles | . استندي عليه . " هو من سيعرف مكان " الصيدلي |
| kimyacı'yı bulursanız Zamani'yi de bulursunuz. | Open Subtitles | . " اعثري علي " الصيدلي " , ستجدين " زوماني |
| kimyacı'yı şu an sorguya çekiyorlar. | Open Subtitles | . انهم يحققوان مع " الصيدلي " بينما نتحدث |
| Ama daha sonra, senin adamların kimyacı'yı buldular. | Open Subtitles | . ولكن بعدها , رجالك قدموا من اجل " الصيدلي " خاصتي |
| Babamız önce tecavüzcüydü, şimdi de kimyacı oldu. | Open Subtitles | أولاً كان الأب مغتصباً الآن هو كيميائي |
| Tanıdığım en parlak kimyacı sendin. | Open Subtitles | كنت أبرع كيميائي عرفته |
| Oxford'dayken fena bir kimyacı değildim. | Open Subtitles | كنت كيميائياً بجامعة (أكسفورد) |
| O adam iyi bir kimyacı. | Open Subtitles | ذلك الرّجل كيميائيّ جيّد، بالمناسبة . |
| Ve bence modellerle uğraşmak istememesinin bir sebebi kendisinin Pauling'in gibi bir kimyacı olmamasıydı. | TED | وأظن بأن جزءاً من سبب عدم رغبتها في بناء مجسمات كان عدم كونها عالمة كيمياء بينما كان باولينغ عالم كيمياء. |