"kirli çamaşırlarını herkese gösterme" ile aynı şey. Ne demek istediğinizi anladığımdan emin değilim. | Open Subtitles | انها تعني"لا تنشُر غسيلك القذر علي الملأ"ْ |
"kirli çamaşırlarını herkese gösterme" ile aynı şey. | Open Subtitles | انها تعني"لا تنشُر غسيلك القذر علي الملأ"ْ |
kirli çamaşırlarını herkesin önünde döküyorsun. | Open Subtitles | -بدلاً من نشر غسيلك القذر للعامة |
- Onun kirli çamaşırlarını başkasının yıkaması kadar hiçbir şey onu daha hızlı iyileştiremez. | Open Subtitles | ـ لا شيء يريحه أسرع من شخص آخر يقوم بغسل غسيله. |
Hatta bir adam bütün kirli çamaşırlarını verdi. | Open Subtitles | أحد الرفاق.. أعطاني غسيله كاملاً |
First Lady ise düşüşte, artık daha fazla insan onun güvenilirliğini sorgulamaya başladı kendi kirli çamaşırlarını canlı yayında yayınlamaya karar verdikten sonra. | Open Subtitles | بينما أرقام السيدة الأولى تتراجع، وقد بدأ الناس يتساءلون حول مصداقيتها بعد قرارها نشر غسيلها الوسخ |
Kandi kirli çamaşırlarını almak için uğradı. | Open Subtitles | هو أن كاندي هنا لتغسل غسيلها |
- Başka bir şirketten bir avukat tutup değer verdiklerinin kirli çamaşırlarını ortaya çıkaracağız demek oluyor. | Open Subtitles | انه يعني ان نعين محامي من خارج الشركة و نحقق على اي شيء يخص احدا تهتم بشأنه |
- Başka bir şirketten bir avukat tutup değer verdiklerinin kirli çamaşırlarını ortaya çıkaracağız demek oluyor. | Open Subtitles | انه يعني ان نعين محامي من خارج الشركة و نحقق على اي شيء يخص احدا تهتم بشأنه |
Evet, kahrolası kirli çamaşırlarını. | Open Subtitles | نعم، غسيلك القذر. |
Sana söyledim, Lois, Lex kirli çamaşırlarını demir kasada saklıyor. | Open Subtitles | أخبرتك يا (لويس)، (ليكس) يبقي غسيله القذر في سلة حديدية محكمة |