Ataklar her yerde oluyordu: hırdavatçıda, ofisimde ve hatta yatakta kitap okurken. | TED | حدثت النوبات في كل مكان: في متجر أجهزة الحاسوب، في مكتبي، وحتى عندما أقرأ كتابًا في السرير. |
Beni kalem açarken, kitap okurken, yazarken, gözlüğüm yamulmuş halde kitap yığını üstünde sızmışken gösteren bir montaj. | Open Subtitles | المونتاج، أنا أشحذ أقلامي الرصاص ، عندما أقرأ وأكتب أستغرق في النوم علي كومة من الكتب, نظارتي تنكسر . لأنني في المنتاج أمتلك نظارة |
Sol göz kapağım gerçekten çok sarkık ve bazen TV izlerken onu tuttuğumu farkediyorum..ya da kitap okurken | Open Subtitles | حاجبي الأيسر مترهل بشكل غريب.. وأحيانًا أجد نفسي أرفعه عاليًا.. عندما أشاهد التلفاز أو عندما أقرأ... |
Ama şunu söylemeliyim ki, eve gelip onu kitap okurken gördüğümde az kalsın kalp krizi geçirecektim. | Open Subtitles | ولكنى اريد ان اقول لكى اننى عندما اتيت الى المنزل ورأيتة يقرأ كتابا لقد كان ذلك كفيلا بأصابتى بصدمة قلبية |
Bir keresinde onu resimleri olmayan bir kitap okurken görmüştüm. - Merhaba, Max. | Open Subtitles | رأيته مرة يقرأ كتابا بلا أى صورة فيه |
Annemlerin banyosunda kitap okurken annemin eski telefonunu sana hediye olarak vereceğini söylediğini duydum. | Open Subtitles | لقد كنتُ أقرأ في حمام أمي عندما سمعتها تقول أنها ستعطيكِ هاتفها القديم |
Geçen gece, Aaron'a kitap okurken doğuştan yetenekli olduğumu söyledin. | Open Subtitles | تلك الليلة، حينما كنتُ أقرأ لـ(آرون)، قلتِ... أنّي كنتُ تلقائيّاً |
kitap okurken benimle oturur. | Open Subtitles | يجلس يجانبي عندما أقرأ |