| Kitap yok, çanta yok. Ölüler konuşamaz. | Open Subtitles | لا كتب أو حقائب و الموتى لا يمكنهم الكلام |
| İşte geldik. Televizyon yok, Kitap yok. | Open Subtitles | ها أنتِ ذا لا تلفاز، لا كتب |
| Eşya yok, Kitap yok. | Open Subtitles | لا أشياء، لا كتب |
| Bak aradım ama bu konuda yazılmış bir Kitap yok. | Open Subtitles | انظر مم.. ليس هناك كتب حول هذا الموضوع، لقد بحثت |
| Hiçbir Kitap yok, yani , en azından şimdilik. | TED | ليست هناك كتب تعليمية، أعني، ليس بعد، على أي حال |
| Mistik olaylar rehberi diye bir Kitap yok. Her şeyi bilen bir konsey yok. | Open Subtitles | لا يوجد كتاب ارشادات للأمور الغامضة لا وجود لمجلي يعلم بكل شيء |
| 30 küsur yıllık babanızın cinsiyet değişimiyle ilgili ne yapacağınızı anlatan bir Kitap yok. | TED | ليس هناك كتاب يرشد ابن عمره أكبر من ثلاثين عامًا يقرر والده التحول إلى أنثى. |
| Kitap yok. Onları kurtarmaya çalışalım. | Open Subtitles | لا كتب نحن نحاول إنقاذ هؤلاء |
| Kitap yok. | Open Subtitles | لا كتب |
| Hiç Kitap yok ama karanlık ve küflü. | Open Subtitles | .. ليس هناك كتب ولكنها مظلمة ومتعفنة |
| Ne yazık ki sadece cadılar tarafından yazılan bir Kitap yok. Cadı avcılarının var. | Open Subtitles | للأسف ، ليس هناك كتب كتبت بواسطة السحرة ... |
| Johnny'nin odasında hiç Kitap yok! | Open Subtitles | ليس هناك كتب فى حجرة جونى |
| Hayır, efendim. Hiçbir Kitap yok, efendim. | Open Subtitles | لا يا سيدي لا يوجد كتاب يا سيدي |
| - Çok güzel biri ama Kitap yok. | Open Subtitles | -جميلة جداً و لكن لا يوجد كتاب |
| - Kitap yok mu artık? | Open Subtitles | -أليس هناك كتاب إذن؟ |