"klimt" - Translation from Turkish to Arabic

    • كليمت
        
    • كلمنت
        
    • كليمنت
        
    • الكليمت
        
    Stolen Klimt. Asla bulunamadı. Open Subtitles سرقة ـ كليمت ـ لم يعاود الظهور
    Fakat farkettik ki, kültürel faktörlerle mücadele ediyoruz. Bu bir Klimt tablosu. Bu tabloyu seviyorum, çünkü ne kadar bakarsanız, bahsettiğimiz durumu o kadar iyi anlıyorsunuz. Açıkça ölümün yaşamdan farkını ortaya koyuyor ve korku --- Aslında bakarsanız burada bir kadın var gözleri açık olan. TED لكننا أدركنا، بالتأكيد، أننا نتعامل مع مشاكل حضارية، وهذه، أحب لوحة كليمت هذه لأنه كلما نظرت لها أكثر، كلما فهمت المشكلة ككل التي تحدث هنا، وهي بوضوح انفصال الموت عن الحياة، والخوف ــــ مثل، لو نظرتم فعلاً هناك امرأة واحدة هناك عيناها مفتوحة.
    Bu bir Gustav Klimt eseri. Open Subtitles انها غوستاف كليمت
    Büyük bir zevkle duyuruyorum ki: Klimt'in Adele tablosu Avusturya'da kalacak. Open Subtitles بكل سرور أعلن أن لوحة (كلمنت) (أديل)، ستبقى كما هي بـ(النمسا)
    "Nazilerin aldıkları Klimt tabloları, 68 yıl sonra Maria Altmann'a iade edildi." Open Subtitles "بعد مرور 68 عامًا أعيدت لوحات (كلمنت) التي سرقها النازيين لـ(ماريا ألتمان)"
    Evet. Adamlarına karşılık ilk çaldığınız resim, Gustav Klimt resmi. Open Subtitles نعم , شعبك في صفقة استبدال اللوحة الاولى التي سرقتها, غوستاف كليمنت
    Gustav Klimt, Viyana döneminden. Open Subtitles غوستاف كليمت)، رسمها في السنوات) "التي قضاها بمدينة "فينّا
    Klimt de kim? Open Subtitles ماذا تقصد بـ ـ كليمت ـ ؟
    "Avusturya hükümeti, yengenizin Klimt tablosunu geri vermeyecek." Open Subtitles "قررت الحكومة النمساوية إعادة صورة (كليمت) الخاصة بعمتكِ
    "Galeriye miras bırakılan diğer 4 Klimt tablosu da kalacak." Open Subtitles "وأربعة لوحات (كليمت) آخرى التي أصروا إنها منحت إلى المعرض وفقاً لوصيتها
    Naziler, Klimt tablolarını sevmezlerdi. Zevklerine göre biraz fazla yozdu. Open Subtitles لم يكن النازيين مهتمين بلوحات (كليمت)، إلا بعد إن اكتفوا من كُل شيء
    O bir Klimt. Open Subtitles ( هذه رسمةٌ لـ( كليمت (( رسام نـمساوي ))
    Baron Johann Klimt. Open Subtitles -البارون جون كليمت
    Amcam onu resmetsin diye Gustav Klimt'e görev verdi. Open Subtitles أن عمي كلف (غوستاف كليمت) أن يرسمها
    Klimt'in resmettiği, Adele'in portresi. Open Subtitles لوحة (أديل)، مرسومة من قبل (كليمت).
    "Eşimin, kendi vefatından sonra, portremi ve diğer Klimt tablolarını..." "... Open Subtitles "إنّي أطلب من زوجي أنّ يورّث لوحتى وبقية الرسومات (كليمت) بعد وفاته..."
    Altını ihmal et. Bu tablo Klimt'in. Open Subtitles أنسي امر الذهب، هذا (كليمت).
    Artık branş dışı şeyler yok, Klimt falan da yok. Open Subtitles لا مزيد من الأمور اللامنهجية ولا مزيد من (كلمنت)
    Komite, Belvere'de asılı olan beş Klimt tablosunun burada kalmasına karar verdi. Open Subtitles يؤسفنا إبلاغكم سيّدة (ألتمان) قررت أن الخمس لوحات لـ(كلمنت)... المعلقة بمتحف (بلفيدير) ستبقى كما هي
    Bugünkü kararımız, Adele Bloch-Bauer'in portresinin ve söz konusu diğer Klimt tablolarının yeğeni Maria Altmann'a geri verilmesi yönünde. Open Subtitles فقرارنا اليوم أن لوحة (أديل بلوخ باور) وبقية لوحات (كلمنت)... يجب إعادتها لابنه اختها (ماريا ألتمان)
    Bu da Klimt tarafından resmedildi. Open Subtitles أيضاً رسمت من قبل (كليمنت).
    Burası. Klimt resmi tam bu duvarın arkasında. Open Subtitles هذا هو الكليمت خلف هذا الحائط

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more