klorlu suyla yıkasan bile fark etmeyebilir. | Open Subtitles | يمكن أن تغسلهم بالكلور ولا يشكل هذا فرقاً |
O halde, eğer Bayan Littlejohn klorlu havuza yüzmeye gittiyse, ...pozitif olarak temas yoluyla geçen DNA ile kitaba dokunduysa, | Open Subtitles | إذًا إن كانت الآنسة ليتلجون قد سبحت في المسبح المليء بالكلور بعد أن أمسكت الكتاب المليء |
klorlu bir parça kağıt. | Open Subtitles | ،قطعة ورق ممزّقة مشبعة بالكلور |
Biliyor musun ? Orada sadece, yüksek klorlu musluk suyu veriyorlar? | Open Subtitles | كل ما يساعدون به هي مياه صنبور بها الكثير من الكلور |
Biliyor musun ? Orada sadece, yüksek klorlu musluk suyu veriyorlar? | Open Subtitles | كلّ ما يساعدون به هى مياه صنبور بها الكثير من الكلور. |
Namı değer klorlu beyazlatıcı. | Open Subtitles | المعروف بالكلور المبيض. |
Yani ağır aksanlı katilimiz klorlu bezle Zack'i bayılttı. | Open Subtitles | إذن، قاتلنا صاحب اللكنة خدّر (زاك) بخرقة مشبّعة بالكلور |
Fazla klorlu. | Open Subtitles | بكل تأكيد لديك الكثير من الكلور فيها |
Bu tesislerin her birisinde saklanmış DDT'ler yok olmuş klorlu böcek ilaçları. | Open Subtitles | كل من هذه المنشآت إحتوت على كمية مصادرة من الـ(د.د.ت) وهو مضاد حشري مشتق من الكلور. |