Hey, Koca adamın kalbi doğru atıyor ama yapmayın be! | Open Subtitles | يا قلب الرجل الكبير في ل في المكان المناسب، ولكن أعطني الشوط الأول. |
Koca adamın tam olarak onu tam olarak nereye bıraktığından emin değilim. | Open Subtitles | أوتدري؟ لا أتيقّن حقيقةً أين ترك الرجل الكبير هذا |
Koca adamın kestirmeye ihtiyacı var, yola çıkacağım. | Open Subtitles | حسنا , الرجل الكبير يحتاج إلي غفوة لذلك سوف ارحل |
Gardiyanlar, ortalığı karıştıran Koca adamın ortağını kurtarmaya gittiğini söylediler. | Open Subtitles | الحراس قالوا أن الرجل الضخم الذي سبب المشكلة سيسعى لإنقاذ شريكه |
Sanırım Koca adamın ne yapabileceğini görme vakti geldi. | Open Subtitles | أعتقد أنه حان الوقت للتعرف على قدرات الرجل الضخم |
Koca adamın biriyle görüştüğünü duymuştum ama palavradır diye düşünüyordum. | Open Subtitles | لقد سمعت بأن الرجل الكبير يرى شخص ما ولكن أنا ، طبعاً، أفترضت بأنك خياليه |
Artık Koca adamın etrafında dönen uydular değiliz. | Open Subtitles | نحن لسنا اقمارك الصناعية بعد الأن ندور حول الرجل الكبير |
- Tabii, evet! Onu Koca adamın yanına as! | Open Subtitles | -نعم، نعم، ضعه بالأعلى بجانب الرجل الكبير |
Sadece Koca adamın üstüne çıkmasına izin verme. | Open Subtitles | فقط , تذكروا لا تيقظوا الرجل الكبير |
Bu kötü, Koca adamın kurbanıymış gibi gösteriyor. | Open Subtitles | التي كانت ضحية هذا الرجل الكبير الشرير |
Koca adamın kendisiyle anlaşma yaptı. | Open Subtitles | وقدم الاتفاق مع الرجل الكبير نفسه. |
Koca adamın kendisinden geliyor. | Open Subtitles | هذا من الرجل الكبير نفسه |
Hep o Koca adamın suçu. | Open Subtitles | إنه خطأ ذلك الرجل الضخم. |
Koca adamın kalbi kırık. | Open Subtitles | انكسر قلب الرجل الضخم |
Saçıma bu kadar şey sürmemden ve Koca adamın banyo yapmasından da anlamışsındır... | Open Subtitles | وحقيقة أن الرجل الضخم إغتسل |