| Kocaayak filminin gördüğü en çılgın şey olduğunu söyledi. | Open Subtitles | و لقد قال: برنامج بيغ فوت كان البرنامج الأشد جنوناً |
| Sonra da bunları efsanevi Kocaayak görüntüleri ile satışa koyacağız. | Open Subtitles | "عندها, سنقدم أوّل برنامج "بيغ فوت الأسطوربة على الأطلاق |
| Bu, Kocaayak şehrine giderkenki program için harika olacak. | Open Subtitles | سيكون ذلك جيداً في عرضنا "الطريق إلى بلاد "بيغ فوت |
| Ayrıca, Kocaayak da mağarasından çıkmadı. Bence biraz daha yaklaşmalıyız. | Open Subtitles | هذا بجانب أن ذو القدم الكبيرة لن يخرج من الكهف |
| Şu anki haliyle, tüm kanıtlar onun Kocaayak olabileceğini gösteriyor. | Open Subtitles | هذه الظروف ملائمة تماماً لهجمات الوحش ذو القدم الكبيرة |
| Marshall asla Pasifik Kuzey Batıya gitmedi çünkü Kocaayak'tan korkuyor. | Open Subtitles | فخ، (مارشل) لم يذهب الى شمال غرب المحيط الهادئ لانه يخاف قرد الـ(بيج فوت) الاسطورى |
| Heyecanla içeri girerken hepimiz titriyorduk, dünyada ilk defa efsanevi Kocaayak'ı görecektik. | Open Subtitles | نحن نرتعش مع الحماسة عندما كنا نمشي بحذر في أول لقاء مع "بيغ فوت" الأسطوري |
| Görünüşe göre, Kocaayak depresyona girmiş ve... kendini asmış. | Open Subtitles | لا بدّ أن "بيغ فوت" كان يواجه الكآبة فشنق نفسه |
| Ve fantastik yolculuğumuz bitti. "Kocaayak arayışı" yani. | Open Subtitles | ,و لذلك انتهت رحلتنا الرائعة "البحث عن بيغ فوت" |
| Kocaayak şu an tam olarak nerede? Çok iyi gidiyorsun. | Open Subtitles | وأين ال"بيغ فوت" الآن تحديدا؟ أنتِ تبلين بلاءً حسنا. |
| Loch Ness Canavarı, Kocaayak, Bon Jovi. Hepsine. | Open Subtitles | ,لوخ نيس,بيغ فوت .بون جوفي,جميعهم |
| Doğru, beni duydunuz,Kocaayak. | Open Subtitles | نعم, لقد سمعتوني, بيغ فوت |
| Kocaayak'ın izleri... | Open Subtitles | علامة شائعة على أن ..."مخلوق الـ "بيغ فوت |
| Tüm dünyadaki Kocaayak çağrılarını dinlemiş adamsın sen. | Open Subtitles | لقد سبق وأن استمعت ...لنداءات لمخلوق الـ"بيغ فوت" من جميع أنحاء العالم |
| Kocaayak oklar ve yaylar kullanmaz. | Open Subtitles | الوحش ذو القدم الكبيرة لا يستخدم القوس و السهام |
| Dediler ki, Kocaayak ortaya çıktı. Soos, sen Kocaayak ol. | Open Subtitles | لنقل ان ذو القدم الكبيرة يظهر سوس، كن ذو القدم الكبيرة |
| Kocaayak'ın var olmadığını ispatlamak için bir ayıya yem olmayacağım, hayır. | Open Subtitles | أنا لن أعرّض نفسي للأكل من قِبل دبّ لأثبت أن ذو القدم الكبيرة غير موجود، لا |
| Kocaayak'tan korkmuyorum, Sadece dikkatli olmamız gerektiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا لا أخاف الـ(بيج فوت)، أعتقد فقط أنه يجب أن نبق يقذين |
| - Sanırım Kocaayak'ı öldürdük. | Open Subtitles | -أظننا قتلنا ال"بيج فوت ". |
| Kocaayak'ın geçen hafta yakalanışı yüzyılın bilimsel sorununa dönüştü. | Open Subtitles | الإمساك بالغول الاسبوع الماضي تحول إلى اللغز العلمي للقرن |
| Blackway kasaba ormanında. Kocaayak'ı da bulabiliriz orada. | Open Subtitles | (بلاكوي) في غابة البلدة، وثمة فرصة أن نجد (بيغفوت) هناك. |
| Eğer Yukon'da bir Kocaayak'ın peşinde değilseniz, bu şey bizi TV'den internete taşımayacaktır. | Open Subtitles | ما لم تكونوا في يوكان تصيدون صاحب القدم الكبيرة هذا القرف لن يضعنا على شبكة الكابل |
| Bak, bunlardan hiçbiri onun hakkında hissettiklerimi değiştirmiyor yani diğer tüm kızlar, Melanie'nin yanında büyük birer Kocaayak gibi. | Open Subtitles | أسمع، هذا لا يغير مشاعري تجاهها أعني، كل فتاة بعد " ميليني " تبدو كـ ساسكواتش كبيرة وقذرة |
| "Biçimsiz ve deforme olmuş. Kocaayak'ın kuzeniymiş gibi." | Open Subtitles | "ممسوخ ومشوّه، بدأ وكانّه من عائلة الـ"ذا القدم الضخمة." |