Hatta kocası olarak görebileceği herhangi bir erkeğin sevgisini kabul etmiyor. | Open Subtitles | أو تقبل حب أى رجل يمكنها التفكير به كزوج لها |
İkincisi, karının erkeklerle yatmaktan hoşlanmadığını fark etmesi kocası olarak hata yaptığını göstermez. | Open Subtitles | وثانيا،فقط لأن زوجتك قررت أنها لا تحب ان تنام مع الرجال لا يعني انك فشلت كزوج |
Charlotte'un yasal kocası olarak öldüğünde bütün mülkleri size miras kalacaktı. | Open Subtitles | كزوج تشارلوت القانونى ستُملك كل ممتلكاتُها عندما تموت |
Belki kocası olarak daha başarıIı olurum. | Open Subtitles | قد يحالفني الحظ أكثر من موقعي كزوج لها |
Frida hakkında, onun kocası olarak değil de bir ressam ve bir hayranı olarak konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | لن أتكلم عن "فريد" كزوج... لكن كرسام أنا أحترمها |
Anna, Leydi Sybil'in kocası olarak ilk geldiğinizde resmi giyinmeyi reddettiğinizi söyledi fakat şimdi giyiniyorsunuz. | Open Subtitles | (آنا) قالت أنك لما أتيت إلى هنا في أول مرة كزوج للآنسة (سيبيل) رفضت أن تلبس مثلهم لكنك تفعل الآن |
Senden sadece Bonnie'nin eski kocası olarak bahsedeceğim. | Open Subtitles | سوف أشير لك كزوج (بوني) السابق فقط |
Chloe'nin gelecekteki kocası olarak sandım ki hastalığında, sağlığında ve tüm zorluklarına göğüs gerebilirim. | Open Subtitles | كزوج (كلوي) المستقبلي، |