Beni onlar buraya gönderdi. Neden bu işi onlar için kolaylaştırayım? | Open Subtitles | ، أرسلونى إلى هنا .أعتقد اننى السبب لأجعل هذا سهلاً لهم |
Pekala millet, şu işi kolaylaştırayım. | Open Subtitles | حسناً , أتعرفون ؟ . أنا أعرف ما الذي سيجعل هذا سهلاً |
Bu fotoğraf makinası işi benim A planım, izin ver işini kolaylaştırayım. | Open Subtitles | حسنا ان الكاميرا كانت خطتى الاحتياطى فنجعل الامر سهلا عليك |
Madem istediğin bu senin için işi kolaylaştırayım. | Open Subtitles | سأسهل الأمر عليك , ان كان هذا ماتريدين |
Satırlardan birini büyüterek kolaylaştırayım. | TED | سوف اسهل الامر، فى الحقيقة ، بتكبير احد الخطوط. |
Senin için işleri kolaylaştırayım dedim. | Open Subtitles | سمعت أنّك تبحث عنّي، فارتأيت أن أسهّل الأمر عليك. |
Senin için kolaylaştırayım. | Open Subtitles | هذا يُسهِّل الأمر. |
Senin için kolaylaştırayım. Kovuldun. | Open Subtitles | سأجعل الأمر سهلاً عليك أنت مطرود |
Senin için kolaylaştırayım. | Open Subtitles | أنا سَأَجْعلُ الأمرَ سهلاً عليك. |
Beni takip edeceksen, işini kolaylaştırayım, şerif. | Open Subtitles | إذا أردت أن تتبعني سأجعل الأمر سهلاً |
Senin için bunu kolaylaştırayım. | Open Subtitles | سأجعل هذا الأمر سهلاً بالنسبة إليكِ |
Senin işini kolaylaştırayım. | Open Subtitles | سأجعل الأمر سهلاً عليك |
Bu yüzden senin için kolaylaştırayım. Kendim için öğreneceğim. | Open Subtitles | إذا سوف أجعله سهلا عليكِ سوف أكتشف بنفسي |
İşinizi kolaylaştırayım. Adam cehennemi yaşadı. | Open Subtitles | سأجعل الأمر سهلا عليكما، عانى الرجل الأمرّين. |
Kes şunu. İşini kolaylaştırayım. | Open Subtitles | توقفي، أريد جعل الأمر سهلا عليك. |
Peki, senin işini kolaylaştırayım. | Open Subtitles | سأسهل عليك الأمر. |
Peki, senin işini kolaylaştırayım. | Open Subtitles | سأسهل عليك الأمر. |
Durma. İşini kolaylaştırayım. | Open Subtitles | إفعلها سأسهل الأمر عليك |
- İşi senin için kolaylaştırayım. - Ne yapıyorsun? | Open Subtitles | دعني اسهل الامر عليك ماذا تفعلين؟ |
Her neyse. İşini daha da kolaylaştırayım. | Open Subtitles | هذا قد يجعل الامور اسهل |
Bu yüzen işinizi kolaylaştırayım. | Open Subtitles | لذا دعيني أسهّل هذا عليكِ |
Senin için kolaylaştırayım. | Open Subtitles | هذا يُسهِّل الأمر. |
Bak ne diyceğim. Bunun seniniçin kolaylaştırayım. | Open Subtitles | سأخبرك ماذا سوف أسهل الأمر عليك. |
Sana verdiğim o sözü hatırla. Hey, hey, hey. İşi senin için kolaylaştırayım. | Open Subtitles | هل تتذكر الوعد الذي قطعته ؟ دعني أسهلها عليك |