"koltuk değneği" - Translation from Turkish to Arabic

    • عكاز
        
    • العكازات
        
    • عكازات
        
    • عكازين
        
    Bu küçük yaşlı adamın koltuk değneği ya da baston olmadan yürümesini sağlayacak. Open Subtitles ..سيرى هذا الرجل العجوز يمشي بدون استعمال قصب أو عكاز..
    Uyuşturucuyu ya da pornoyu ya da her neyse onu daha yüksek bir güçle değiştirmek koltuk değneği değiştirmektir. Open Subtitles بدلا من المخدرات أو الخمر أو المواد الأباحية أو أياً كان مع قوة هائلة إنه فقط تبادل عكاز بعكاز أخر
    İhtiyar bayanları soymayı denedim; ama kasıklarıma koltuk değneği yedim. Open Subtitles حاولت سرقة السيدات كبيرات السن، لكن أحصل على ضرب العكازات
    koltuk değneği taşıyanların, istedikleri zaman çıkarıp takmaları için değneğe bağlı bir zincirleri yok. Open Subtitles أصحاب العكازات لا يربطونها بشريط إلى الحزام، حتى يتركونها أحياناً.
    Üniforma, madalya, koltuk değneği. Kafasını ping-pong topu gibi kazı ve şöyle bir tabela ver: Open Subtitles .. زي رسمي، ميداليات، عكازات : واحلق رأسه ككرة بينغ بونغ، واعطه أغنية تقول
    Sen, ateli bitir, sonra koltuk değneği ver ona. Open Subtitles أنتِ, اصنعيجبيرةله, و جدي له عكازات
    Yolda yürürken kamyonun biri çarpmasın diye kırmızı koltuk değneği almış. Open Subtitles تريد أن أحضر لها عكازين لونهما احمر حتى لا تصدم بها الشـاحنة
    Benimle, kıçına koltuk değneği girmeden böyle konuşabileceğini sanan bir adamdır. Open Subtitles شخص ما lt الذي يَعتقدُ هو يُمْكِنُ أَنْ يَتكلّمَ معني مثل ذلك بدون يُصبحُ a عكاز فوق عقبِه!
    Biliyorsun dayanılan bir şey daha var, koltuk değneği. Open Subtitles هنالك عالم عندما نرتكز على شئ ما , عكاز
    Baston yok, koltuk değneği yok. Open Subtitles بدون عكاز وبدون دعامات
    Ve koltuk değneği kullanıyor. Open Subtitles و هو يستخدم عكاز
    koltuk değneği çalmışsın. Parasını ben vermek zorunda kaldım. Open Subtitles لقد سرقة ( عكاز ) دفعتُ ثمنها
    Demir bir koltuk değneği. Open Subtitles هذا عكاز حديدي
    Bizmuhafazakar gidebiliriz Bu bir yol , bilirsin , kısmi ağırlık taşıyan koltuk değneği , fizyoterapi . Open Subtitles نسطيع أن نختار الطريق الأسلم العكازات التي تحمل جزء من الوزن العلاج الطبيعي
    koltuk değneği verebilir misin? Open Subtitles هل يمكنك إذا سمحتي أن تعطيني فقط بعض العكازات ؟
    Ahırda bir çift koltuk değneği var. Open Subtitles يوجد زوج من العكازات فى حظيره المواشى
    Sanığa karşı açılan davada üç mezar taşı ve bir çift koltuk değneği tanıktır. Open Subtitles الدعوى ضد المدعي عليه, حددت بثلاث شواهد قبور... و مجموعة من العكازات.
    koltuk değneği yok. Open Subtitles ليس هناك عكازات
    koltuk değneği olmayanlar bile öyle. Open Subtitles حتى الذين بلا عكازات
    O sadece bir koltuk değneği. Open Subtitles إنهما فقط عكازين.
    koltuk değneği de veririm. Open Subtitles سأعطيك عكازين.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more