"konuşabilmek" - Translation from Turkish to Arabic

    • لأتحدث
        
    • نتمكن من تبادل
        
    • من التحدث
        
    Senin gibi yürümek, senin gibi konuşabilmek için her şeyi yapardım. Open Subtitles كنت لأفعل أي شيء لأسير مثلكن، لأتحدث مثلكن
    Bu da mikrofona konuşabilmek için General Clay ile yanak yanağa gelmemiz anlamına geliyordu. Open Subtitles ما اضطرني إمالة نفسي (وخدي ملاصق لخد الجنرال (كلاي لأتحدث عبر الميكرفون
    Onları Otto'yla konuşabilmek için yaptım. Open Subtitles فعلت ذلك فحسب لأتحدث معه
    Bu konu hakkında konuşabilmek isterdim. Open Subtitles لأود أن نتمكن من تبادل الحديث بهذا الشأن
    "Bu konu hakkında konuşabilmek isterdim." Open Subtitles لأود أن نتمكن من تبادل الحديث بهذا الشأن
    Oraya seninle konuşabilmek için gittiğini söyledi. Programını bile ayarlamış. Open Subtitles لقد قال بأنه ذاهب الى هناك لكي يتمكن من التحدث معك .حتّى أنه قام بتعديل جدول أعماله
    Seninle konuşabilmek için yedim. Open Subtitles أنا.. أنا آكلها لكي أتمكن من التحدث معكِ أنا معجب بكِ..
    Yani, bu kadar rahat konuşabilmek. Open Subtitles أن أتمكن من التحدث عن هذه القصه
    Tully ile konuşabilmek neredeyse bir hafta aldı. Open Subtitles استغرقت أسبوعاً حتى تمكنّت من التحدث مع (تولي)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more