"konuşacaksınız" - Translation from Turkish to Arabic

• ستتحدثين
• ستتحدث
• سوف تتحدث
• ستتحدثان

Evrensel Otorite'nizle konuşacaksınız ve tüm dünyanın teslim olmasını emredeceksiniz.
ستتحدثين إلى سلطة عالمكِ المركزية وتأمرينهم بالاستسلام العالمي

Farketmez, çünkü zaten siz Ravens'lar hakkında konuşacaksınız.
هذا لا يَهْمُّ لأنك ستتحدثين عن الغُربانِ.

Bizimle suç hakkında mı konuşacaksınız, Bay Poirot?
هل ستتحدث معنا بخصوص الجريمة يا سيد "بوارو" ؟

Üst düzey, VIP ve yaşam tarzı gibi noktalardan konuşacaksınız.
ستتحدث عن الرقيّ والتميز ونمط الحياة

Seyisle mi konuşacaksınız, lordum?
ستتحدث مع سائس الخيل يا سيدي ؟

Bakın, ama bu kız bugün buraya geliyor ve-- ve siz onunla konuşacaksınız.
, أنظر , هذه الفتاة هي هنا اليوم و سوف تتحدث إليها

Tatlıdan önce konuşacaksınız.
ستتحدثان قبل تقديم الحلوى مباشرة

Lütfen, bayan sıranız gelince konuşacaksınız.
رجاءً, سيدتي, ستتحدثين في دوركِ

İki gün içerisinde Konsey huzuruna çıkıp konuşacaksınız.
ستتحدثين أمام المجلس خلال يومين

Buluştuğunuzda ne hakkında konuşacaksınız?
ما لذي ستتحدثين عنه عند التقائه؟

Ama şimdi kızla konuşacaksınız değil mi?
لكن هل ستتحدثين للفتاة الآن ؟

Ve benimle daha saygılı konuşacaksınız.
و أنتَ ستتحدث معي بمزيد من الإحترام.

Vericiyle tekrar ne zaman konuşacaksınız?
متى ستتحدث مع المتبرع مجدداً ؟

Ne konuşacaksınız?
ماذا ستتحدث معها بشأنه ؟

- Conway'i ver. - Benimle konuşacaksınız.
صلني بـ(كونواي) - ستتحدث معي -

Vampir olabilirsiniz ama benimle konuşurken benim gibi bir hanımla nasıl konuşulacaksa öyle konuşacaksınız.
ربما تكون مصاص دماء, لكن عندما تتحدث معي سوف تتحدث معي كسيده

"Büyük kavga" hakkında mı konuşacaksınız?
rlm; هل ستتحدثان عن "المشاجرة الكبرى"؟