Hiç dışarı çıkmadığını söylüyorlar ve kimseyle de konuşmadığını. | Open Subtitles | أخبروني أنك لم تعد تخرج... لم تعد تتحدث إلي أي شخص. |
Bana hiç dışarıçıkmadığını ve kimseyle konuşmadığını söylediler. | Open Subtitles | أخبروني أنك لم تعد تخرج... لم تعد تتحدث إلي أي شخص. |
Yüce Tanrım, gören de seninle kimsenin böyle konuşmadığını sanır. Elbette konuştu. | Open Subtitles | يا إلهي , تبدين و كأن أحدا لم يقل لك كلاما نابيا من قبل |
Yüce tanrım, gören de seninle kimsenin böyle konuşmadığını sanır. Elbette konuştu. | Open Subtitles | يا إلهي , تبدين و كأن أحدا لم يقل لك كلاما نابيا من قبل |
Benimle tekrar konuşmadığını varsaymak güvenli mi? | Open Subtitles | هل هي آمنة لنفترض كنت لا يتكلم معي مرة أخرى؟ |
Luc, ona neden kızgın olduğunu anlıyorum, ama benimle neden konuşmadığını hala anlayamıyorum. | Open Subtitles | ، لوك ، أنا أتفهّم أنك غاضب منها لكني لا أفهم لما لم تتكلم معي بشأن ذلك |
Neden benimle konuşup, seninle konuşmadığını anlamıyorum. Konuşuyor mu? | Open Subtitles | لا أدري لما تحادثني ولا تحادثك أنت |
Benimle konuşmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أعرف بأنّك لست كلاما لي! |
Şişko olanın pek konuşmadığını sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت ان الفتى السمين لا يتكلم كثيرا |
Onun konuşmadığını ona söyle. | Open Subtitles | قل له أن أحرزنا أنه لا يتكلم. |
Arkadaşının arkadaşıyla bu konuyu konuşmadığını varsayıyorum. | Open Subtitles | اظن انك لم تتكلم مع صديق صديقتك ؟ |
- Seninle restoranda konuşmadığını gördüğüm anda onun... | Open Subtitles | -عندما لم تتكلم معك فى المطعم كنت اعرف |
Yalan söylemeyi bırak. Pam aylardır seninle konuşmadığını söyledi. | Open Subtitles | كفّ عن الكذب، قالت (بام) أنها لم تحادثك لمدّة شهر! |