Birinci sınıf konuşmamdan bir gece once, ki bu konuşma Princeton'da 20 kişinin önünde | TED | وفي الليلة التي تسبق حديثي للسنة الأولى وحديث السنة الأولى في برينستون هو لمدة 20 دقيقة |
Benim konuşmamdan hoşlanıyor, ben de onunkinden. İyi olacağını biliyordum. | Open Subtitles | انه يحب طريقة حديثي وانا احب طريقة حديثه |
Yani benim harika konuşmamdan sonra bile kişiliğini büyü ile değiştirecek misin? | Open Subtitles | انتظري , توقفي , حسنا , اذن بعد حديثي العظيم سوف تستمرين لتغيير شخصيتك بالسحر ؟ |
konuşmamdan ne anlayacağını bilmiyorum, umurumda da değil. | Open Subtitles | لا أعلم ما الذي ستفهمه من خطابي والأمر لا يهمني |
Dahiyane konuşmamdan bahsetmedi mi sana? | Open Subtitles | ألم تخبرك عن خطابي الذكي؟ |
Bugünkü konuşmamdan bir çıkarımda bulunacaksanız, şu olsun: Deniz mikroplarıyla, çok büyük ölçekli sonuçlara sebebiyet veren inanılmaz derecede önemli bir ilişkimiz var ve bu ilişkinin neye benzediğini ve nasıl değişebileceğini zar zor anlamaya başlıyoruz. | TED | لو كنت ستأخذ فكرة واحدة من حديثي اليوم، دعها تكُن هذه: لدينا علاقة هامة جداً مع هذه الميكروبات البحرية التي تتسبب في عواقب كبيرة، ولقد بدأنا للتو في فهم كيف تبدو تلك العلاقة وكيف من الممكن أن تتغير. |
Bugünkü konuşmamdan hatırlamanızı istediğim tek şey olsa şu olurdu: Öfkeniz bir duygu olarak var, çünkü atalarınıza insanlık ve insanlık dışı olarak evrimsel bir avantaj sunar. | TED | إذا كان هنالك شيء واحد فقط أريد تذكره من حديثي اليوم سيكون: الغضب موجود بداخلك كشعور حيث قدم لأسلافك - كلاً من البشري وغير البشري، ميزة تطورية. |
OK. Ama siz bile daha henüz benimle değilsiniz, bunun imkansız olduğunu düşünüyorsanız, TED'deki son konuşmamdan bu yana geçen beş yıl bana, bu konuda defalarca konuşmalar yaptığım zamanda imkansız olduğunu düşünseniz bile bunun alakasız olduğunu öğretti. | TED | حسنا، اذا لم تساندوني بعد, حتى إذا كنتم تعتقدون أن هذا أمر مستحيل، الدرس الذي تعلمته خمس سنوات بعد عرضي ب`تيد` و مع تكرار حديثي عن هذه القضية مرة أخرى، ومرة أخرى، بالرغم من اعتقادكم ان الامر مستحيل, غير مهم |
Franny ile konuşmamdan sonra onun daha ileri bir tehlikenin yakınında olduğuna karar verdim. Ne? | Open Subtitles | بعد حديثي مع (فراني)، اتخذت قرارا أنها في خطر وشيك لمزيد من الأذى |
Franny ile konuşmamdan sonra onun daha ileri bir tehlikenin yakınında olduğuna karar verdim. | Open Subtitles | بعد حديثي مع (فراني) توصلتُ لقرار أنها في خطر وشيك لأذى مستقبلي |
Çok sempatik biri ve konuşmamdan rahatsız olmuyor. | Open Subtitles | ولا ينزعج لكثرة حديثي |