Bu konuda yapabileceğimiz hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ليس هناك شيء يُمكننا فعله حيال هذا الأمر. |
Ve bu konuda yapabileceğimiz hiçbir şey yok, değil mi? | Open Subtitles | ولا يوجد شيئًا يُمكننا فعله حيال ذلك، أتعلم؟ |
Bu konuda yapabileceğimiz hiçbir şey yoktu, bu olmalıydı. | Open Subtitles | لم يكن هناك شئ نستطيع أن نفعله حيال ذلك .. لقد كان يجب ان يقع |
Bu konuda yapabileceğimiz hiçbir şey yok. | Open Subtitles | لا شئ نفعله حيال ذلك |
Onun için durup, bu konuda yapabileceğimiz bir şey var mı, düşünelim. | TED | لذلك فقد حان الوقت للتوقف والتفكير للحظة. هل يوجد ما يمكن القيام به حيال هذا؟ |
Ama deniliyor ki, bu konuda yapabileceğimiz büyük harcamalar sonucu çok küçük faydalar göreceğiz. | TED | ولكنهم يقولون انه ما يمكن القيام به حيال ذلك هو أمر صغير نسبيا , بالنسبة لتكلفة المشكلة . |
Bana kocasının senatodaki yerine geçmek için kocasını öldüren bir kadından bahsediyorsun ve bu konuda yapabileceğimiz bir şey olmadığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تخبرينني أنّ هنالك امرأةٌ قتلتزوجهالتحصلعلى مقعدٍ.. فيمجلسالشيوخالأمريكيّ، و ليس بوسعنا فعل شيءٍ حيال الأمر ؟ |
Bu konuda yapabileceğimiz bir şey yokmuş. Hiçbir sicil kaydı onları koruyamazdı. | Open Subtitles | ما كان بوسعنا فعل شيء، لا سجل كان سيساعدنا لحمايتهن. |
Bu konuda yapabileceğimiz bir şey yokmuş. Hiçbir sicil kaydı onları koruyamazdı. | Open Subtitles | ما كان بوسعنا فعل شيء، لا سجل كان سيساعدنا لحمايتهن. |