Korelilere yaptığım gibi onları da yere serebilirim, raporsuz ve kayıtsız. | Open Subtitles | أستطيع صرعهم كما فعلت مع الكوريين ولكن دون علم الإدارة |
Söz konusu taco olduğunda Korelilere güvenirim. | Open Subtitles | عندما يتعلق الأمر بـ التاكو سـ أثق بـ الكوريين .. |
Caddenin karşısındaki şu Korelilere bakın. | Open Subtitles | انظرا إلى الكوريين الأوغاد عبر الشارع! |
Korelilere raporumu yazarken dedim ki, "Bakın, bu adam ne yapıyordu bilmiyorum, ama benim tahminimce annesi ya da kız arkadaşı ile etkileşim içindeydi" | TED | فعندما كتبت تقريراً للكوريين قلت فيه " أنا لا أعلم ما الذي يقوم به هذا الشخص .." ولكني أعتقد انه يتواصل مع والدته أو صديقته. |
Bakın, ben gidip o Korelilere biraz daha para kazandıracağım. | Open Subtitles | وأنا سأدفع للكوريين... المزيد من أموالي |
Kuzey Korelilere satmak üzere olan bir nükleer mühendisi. | Open Subtitles | والذي اوشك على بيع تقنية لكوريا الشمالية |
Onu bize, aynı Doyle'u Kuzey Korelilere sattığın gibi sattın. | Open Subtitles | لكوريا الشمالية فقط لأنك تعرف كيف احلل |
Çeklere sor, Vietnamlılara, Korelilere. | Open Subtitles | , اسال التشيك , الفيتناميين الكوريين . |
- Neden Kuzey Korelilere yardım ediyorsun? | Open Subtitles | -ولماذا تُساعدين الكوريين الشماليّين ؟ |
Korelilere yer yok! | Open Subtitles | ليس هناك متسع للكوريين! |