korkularımla yüzleşerek ve korkularımı aşacağım cesareti bularak hayatım olağanüstü bir hâl aldı. | TED | عندما واجهت مخاوفي ووجدت الشجاعة التي تدفعني للأمام، أقسم بأن حياتي أصبحت استثنائية. |
Size teşekkür etmek istiyorum en büyük korkularımla yüzleşecek cesareti verdiğiniz için. | Open Subtitles | اريد ان اشكركم لمساعدتي على مواجهة اكبر مخاوفي |
Yani, korkularımla yüzleşmek için Nestor'u görmeye gittim. | Open Subtitles | زرت نستور الثور لأواجه مخاوفي وكان اللقاء ظريفاً |
Bu metotlar Hindistan'ın antik gurularından gelmektedir ve benim kendi korkularımla yüzleşmemde çok yardımcı olmuştur. | Open Subtitles | هذه الأساليب وضعها أساتذة الهند القدماء و قد ساعدتني للتغلب على مخاوفي الشخصية |
Kalıp, korkularımla yüzleşecek kadar cesur olmamam mı? | Open Subtitles | انا لست قويه بما يكفى لأبقى واواجه خوفى ؟ |
korkularımla yüzleştim ve süvarinin mezarını bulmaya karar verdim. | Open Subtitles | واجهت مخاوفى وخرجت مصرا على تحديد موقع قبر الفارس |
Ve o da, eğer korkularımla yüzleşirsem tüm ağrılarımın büyülü bir şekilde yok olacağına bana inandırdı. | Open Subtitles | وذاك الوغد أقنعني أنني إذا واجهت مخاوفي فسيختفي بشكل سحري كل الألم |
korkularımla yüzleştim ve artık kimin ne düşündüğü umrumda değil. | Open Subtitles | لقد كان علي فقط أن أواجه مخاوفي وأن لا أهتم بمن يشاهد |
Ama işte buradayım, korkularımla yüzleşerek özür diliyorum. | Open Subtitles | لكن ها انا ذا اواجه مخاوفي من اجل الاعتذار |
korkularımla yüzleşmeliyim her ne kadar önce özgüven patlaması yaşamam gerekse de. | Open Subtitles | يجب أن أواجه مخاوفي. حتى لو كنتُ بحاجة إلى دفعة من الثقة أولاً. |
Bir şey yok meleğim. korkularımla yüzleşiyorum sadece. | Open Subtitles | لا شيء يا عزيزتي فقط اواجه مخاوفي وجهاً لوجه |
Beni dosdoğru odama götürüp korkularımla yüzleşmem gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | جرّني لغرفتي وقال إن عليّ مواجهة مخاوفي. |
Hep yanımdasınız, korkularımla yüzleşmeme yardım ediyorsunuz. | Open Subtitles | أعني، أنت دائمًا متواجد بجانبي تساعدني لمواجهة مخاوفي |
korkularımla yüzleştim ve hersey iyiye döndü. | Open Subtitles | لقد واجهت مخاوفي وكل شيء سار على مايرام |
Ben korkularımla yüzleşme konusunda iyi değilimdir. | Open Subtitles | و لكنى لست بارعاً فى مواجهة مخاوفي |
Pekala, ben kapalı alan korkularımla yüzleşeceğim. | Open Subtitles | ها ها! حسنا, إذا, أنا سأواجه واحدة من مخاوفي عن الأماكن المقيدة |
En büyük korkularımla yüzleştim. | Open Subtitles | العذاب الحقيقي ، لقد أدركت أعظم مخاوفي |
Yardımcı olmak için korkularımla yüzleşirdim. | Open Subtitles | سأواجه مخاوفي لأساعدك |
Ama bundan sonra bana dadanacağından korkuyorum korkularımla dalga geçtiler ama Giuseppe Salvatore..." | Open Subtitles | " لكنـّي خشيت أن تطاردني بعد ذلك، سخروا من خوفى , لكن (جوسيبي سلفاتور)". |
- korkularımla yüzleştim ve ona söyledim. | Open Subtitles | -أدخل -لقد واجهت مخاوفى أخبرتها |