Eğer özgeçmişinde olacaksa, istifa etmek kovulmaktan iyidir. | Open Subtitles | إذا كان ذلك سيدوّن في سجلّك فالانسحاب أفضل من الطرد |
Yani kovulmaktan kurtulmak için... kaçırıldığı hikayesini mi uyduruyor? | Open Subtitles | إذاً، أهو يختلق قصة بشأن اختطافه كي يتجنب الطرد ؟ |
Şimdi bana ilaçlarmı vermezsen kovulmaktan beter olursun. | Open Subtitles | ستحصل على ما هو أسوأ من الطرد إن لم تعطني دوائي في الحال |
Pek çok kişiyi kovulmaktan ve... | Open Subtitles | إننى أحافظ على أفراد كثيرون من الطرد |
Bunu bilmenizi istedim çünkü birini kovulmaktan kurtarabilirsiniz. | Open Subtitles | أردت أن تعرفا ذلك لأنكما من الممكن أن تنقذا أحداً أخر من الفصل |
Kimsenin ruhu duymaz ve ölüm, kovulmaktan daha kalıcıdır. | Open Subtitles | لن يعرف أحد. و الموت الدائم أكثر من الفصل. |
Pekala Eric, ağabeyin daha önce seni kovulmaktan kurtaramadı bunun da bir farkı olacağını sanmıyorum bu arada o dünkü gazeteydi. | Open Subtitles | التي تحمي ذويها حسنـًأ يا (إريك)، لم يستطيع أخوك سابقـًا أن يحميك من الفصل |