"kovulmuş" - Translation from Turkish to Arabic

    • طرد
        
    • طردت
        
    • طُرد
        
    • طُردت
        
    • مطروداً
        
    • تم طرده
        
    • مطرود
        
    • مطرودة
        
    • فصله
        
    • فصلت
        
    • للطرد
        
    • تم طردها
        
    • أُقيل
        
    • وطرد
        
    • من عمله
        
    Fotoğrafçı araştırıldı ama asistanı çekimden sonraki gün kovulmuş. Open Subtitles المصور خرج، لكن مساعده طرد بعد اليوم الذي فيه النبتة.
    Oralarda bir yerlerde bütün bu yıldız ve gezegenlerden birinde... tam şu anda... uzay karavanından henüz kovulmuş... bir uzaylı baba... aşağıya bize bakıyor olabilir. Open Subtitles في مكان ما هناك في كل تلك النجوم والأقمار يمكن أن يكون في هذه اللحظة أب في الفضاء طرد من المنزل
    Bir emlak şirketinde hesap müdürüymüş... -...altı ay önce kovulmuş. Open Subtitles عملت كمدير حسابات في شركة سمسرة حتى طردت قبل 6 أشهر
    Adam meğerse 40'lı yıllarda sarayda yıl sarayda görev yapmış ama sonradan kovulmuş. Open Subtitles وإتضح انه كان من الموظفين هنا بالقصر لعدة سنوات في الأربعينات ولكنّه طُرد
    Ama 2002 yılında, kamu davasından hemen önce kovulmuş. Open Subtitles ،لكن في عام 2002، وقبل المحاكمة الحكوميّة مباشرةً طُردت
    Tate, kişisel düşüncesizlik nedeniyle kovulmuş. Open Subtitles تَيت كان مطروداً بسبب طيش شخصى
    West Point'ten de kovulmuş, epey hızlı. Open Subtitles لقد تم طرده من وست بوينت بسبب فضائحه الغرامية
    Eğer seni teselli edecekse, ben de kovulmuş olabilirim. Open Subtitles إذا كنت تريد أن تعزيني فأنا من المحتمل أني مطرود أيضا
    Ogden Denver'deki özel bir hastaneden kovulmuş. Open Subtitles التحقيقي المستتر يظهر بانه قد تم طرد أودجن من مستشفى خاص في ولاية دينيفر
    Wayne Dryden 6 ay önce oradan kovulmuş. Open Subtitles سجلات الموظفين تشير الى ان واين دريدن طرد من أكواخ كريست قبل 6 اشهر
    William Parker, kız öğrencilere uygunsuz davrandığından kovulmuş. Open Subtitles لا ويليام باركر طرد بسبب إدعاءات بالتصرفات غير الملائمة مع طالباته
    Beaumont hapsedildikten bir ay sonra kovulmuş, sonrası için bir çalışma kaydı yok. Open Subtitles طردت بعد شهر من دخول بيومنت السجن ولم تسجل عمل بعد ذلك
    Bir hukuk firmasında asistanlık yapıyormuş ama 1 yıl önce işe düzensiz gitmek ve kötü davranışlarından dolayı kovulmuş. Open Subtitles هي كانـت مساعدهـ في شركـة قانونيـة ولكنها طردت السنـة الماضيـة لأجـل تصرفـاتـها
    Sonra bir gün Excelsior Özel Lisesi'nden kovulmuş ta ki burada çalışana kadar. Open Subtitles إلى أن طُرد من مدرسة إكسيلسيور الإعدادية ولم يعمل مجدداً إلا هنا
    Hırsızlığa meyilli, içine kapanık bir çocuk. Kaçmaya çalıştığı birkaç okuldan kovulmuş. Open Subtitles ميال إلى السرقة، الانطواء طُرد من عدة مدارس بسبب الهرب
    Bunu kendin yaptın. Kendini kovulmuş gibi düşünme. Open Subtitles جلبته لنفسك لا تعتبر نفسك طُردت
    Ryan kovulmuş bile olsa gene de sizinle yaşayacak değil mi? Open Subtitles حسناً ، حتى إذا (رايان) أصبح مطروداً ، هو سيعيش معك ، صحيح ؟
    Kayıtlara göre Çavuş Rand, göreve itaatsizlikten kovulmuş. Open Subtitles ووفقا للسجلات السيرجنت راند تم طرده بسبب العصيان
    Kristal meth pişiren kovulmuş bir okul öğretmenine göre bu hikâye seni bayağı iyi gösteriyor bence. Open Subtitles لمعلّم مطرود والذي يطبخ الميث الكريستاليّ، سأقول بأنك كشفت نفسك بشكل مبكّر جداً.
    İlk iki okulundan kovulmuş olmak sana yetmedi mi? Open Subtitles كونك كنتي مطرودة من اول مدرستين لكي الم يكن كافيا لكي ؟
    Erkek arkadaın işsiz. İşini kaybetmiş. Birkaç gün önce kovulmuş. Open Subtitles صديقكِ أصبح عاطلاً، فقد وظيفته لقد تم فصله قبل أيام
    Harvard mezunu bir hukuk profesörüsün ve kovulmuş bir avukatla evleneceksin. Open Subtitles مدرس قانون بجامعة هارفارد يتزوج من محامية فصلت لتوها من عملها
    Aynı anda hem terfi etmiş hem de kovulmuş oldum yani. Open Subtitles إنّه كما لو أنني أتلقى زيادة راتبٍ وأتعرّض للطرد في نفس الوقت
    Bir kadın büyücülük yüzünden Salem'den kovulmuş... Hint yasalarını çiğnemiş. Open Subtitles تحكى عن أمراة تم طردها من المنطقة لانها كانت تمارس السحر الهندى فى منطقة المبانى القديمة
    Öğrenci 18 yaşından büyük olduğundan suçlamada bulunulmamış, ama okul idaresi kontratını parçalamış ve adam kovulmuş. Open Subtitles كانت الطالبة أكبر من ثمانية عشر عاماً لذلك لم توجه له أي اتهامات، لكن عضو مجلس المدرسة إنتهك عقده على نطاق واسع، حتى أُقيل.
    İçkiyi biraz fazla kaçırması okulu bırakması ve işinden kovulmuş olması onun adamlığına leke sürmez. Open Subtitles بسبب أنه كان يسكر بزيداة وفصل من مدرسته وطرد من عمله
    Daha yeni kovulmuş, ülkenin hızla kötüye gittiğinin farkında... Open Subtitles فصل من عمله ، وفكر أنه في ظل الظروف الراهنة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more