"koymasını" - Translation from Turkish to Arabic

    • يضع
        
    • يضعها
        
    Çakmağın yanması lazım. Her ihtimale karşı bara kibrit de koymasını söyle. Open Subtitles تلك الولاعة لابد أن تعمل وأخبريه للحيطة أن يضع أعودة ثقاب عند الحانة
    - Mr. Heinz'ın kafasını Dede'nin ayağına koymasını beklediniz. - Ne oldu? Open Subtitles ـ انتظرت السيد هينز يضع رأسه تحت قدم دودي
    Bay Thaddeus Rains'e, bunu güneşin parlamadığı bir yere koymasını söyleyin. Open Subtitles يمكنك أن تقول للسيد ثاديون راينز ان يضع هذا حيث لا تشرق الشمس
    Bunları kâğıda yazdım ve rahipten küllerin içine koymasını istedim. Open Subtitles كتبت ذلك بالأسفل ثم طلبت من الكاهن أن يضعها معه
    İşiniz bittiğinde, görevliye onu çantama koymasını söyleyin. Open Subtitles أطلب من "كـادى" أن يضعها فى حقيبتى بعد أنتهاءك منها
    O şerefsiz g. tverenin, bakırları yerine koymasını... ve her şeyi düzeltmesini bekleyeceğiz. Open Subtitles سننتظر ذاك البخيل النذل حتى يضع النحاس في المنازل التي يصلحها
    Defalarca belli kriterler koymasını söyledim. Open Subtitles لقد أخبرته مئات المرات أن يضع معايير معينة
    Yüzüğünü, çorap çekmecesine koymasını söyle. Open Subtitles أخبريه بأنه يجب عليه أن يضع خاتمه في درج الجوارب
    Ellerini başının arkasına koymasını yoksa onu vurmaktan mutluluk duyacağımı söyle. Open Subtitles أخبره ان يضع يديه خلف رأسه وإلا سأكون سعيدأ لأطلق عليه النار
    Ellerini başının üstüne koymasını yoksa vuracağımı söyle. Open Subtitles أخبره ان يضع يديه خلف رأسه وإلا سأطلق عليه النار
    Ellerini ensesine koymasını söyle. Yoksa onu vurmaktan mutlu olurum. Open Subtitles أخبره أن يضع يديه خلف رأسه وإلا سيسعدني جدا إطلاق النار عليه
    Ona duvara aplik koymasını söylemiştim, yıkmasını değil. Open Subtitles أمرته أن يضع حاملة المصابيح الجداريّة، ليس أن يهدم الجدار.
    Kadın ticareti ve sofraya yiyecek koymasını öğretti. Open Subtitles لقد علمته الحرفة، أن يضع الطعام على الطاولة.
    En iyisi Noel Baba'nın çorabına ekstra 97 papel koymasını umut et çünkü bu senin suçun. Open Subtitles فلتتمنى أن يضع سانتا 97 دولار إضافية في جوربك يا صاحبي لأنك سوف تتحمل هذا
    Aşçıya marulu ızgara koymasını, az parmesan, limon suyu ve karabiber eklemesini söyle. Open Subtitles فقط قولي للطباخ أن يقوم بشواء الخس و يضع القليل من الصلصة و عصير الليمون و الفلفل الأسود المسحوق
    Buldukları temel işlevler oldu, malum, bir kısım bankacılık faaliyeti hala yerinde yapılmak zorunda. insanların ATM makinalarına para koymasını sağlayamazsanız, TED و ما وجدوه، أن الأساس يعمل بشكل طبيعي، فمازالت البنوك نوعا ما عاملة، و لكن لم يعد بإمكانك إرسال من يضع المال في ماكينات الصرف الآلي.
    Dinle Bill, veranda ışığına bir zamanlayıcı koymasını söyle. Open Subtitles استمع يا "بيل" أخبره أن يضع جهاز إنذار على ضوء الشرفة
    En büyük araştırma üniversitesinin akademi şefi yeni bir varisin kafasına göre kurallar koymasını istemiyor. Open Subtitles المسؤول الأكاديمي لجامعة ...الأبحاث الكبرى لا تريد من رجل عيّن حديثا أن يضع القواعد
    Ona bavula koymasını söyle. Open Subtitles أخبره أن يضعها بصندوق السيارة
    Bagaja koymasını söyle. Open Subtitles أخبره أن يضعها بصندوق السيارة
    - Dolaba... koymasını. Open Subtitles -حسنا، أن يضعها في .. الخزانة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more