"koymuşsun" - Translation from Turkish to Arabic

• لقد وضعت
• وضعتي

damarlarına zehir koymuşsun, fakat şimdi tekrar nefes alıyorsun,
لقد وضعت السم فى عروقك والان ها انت تتنفس ثانية

Evet, ama içine her şeyi koydun. Hem tropikal bir t shirt koymuşsun, hem de iki tane mont mu koyuyorsun?
نعم،لكنك أخطأت بما تضعه، لقد وضعت قميص صيفي

Kayıp annenle ilgili her şeyi bu kutuya koymuşsun.
لقد وضعت كل شيء اختفى مع والدتك في هذا الصندوق

Gerçekten de bir donanma gemisine bomba koymuşsun. Ama gemi maketmiş. Test için bombalar yapıyorsun.
لقد وضعتي قنبلة في السـفينة وهي كانت مجرد مختبر ، وكنت تعملين القنابل للاختبار

Özgür dünyanın güvenliğinin bağlı olduğu bilgisayar o, evet ama sen üstüne patates koymuşsun!
بكل ما يعتمد على حماية العالم الحر .. نعم وقد وضعتي البطاطا فوقه ..

Büyükbabamın fotoğrafına dinleme cihazı koymuşsun. Sana güvenmiştim.
لقد وضعت جهاز تصنت فى صورة جدى لقد وثقت بك

İsminin yanına dört tane yıldız koymuşsun.
لقد وضعت أربعة نجمات قرب إسمها

Ian, yağlı ve çıplak bir kadın resmi koymuşsun... boynunda köpek tasması var ve tasmada da bir kayış, ve bir adamın kolu buraya kadar uzanıyor... kayıştan tutmuş ve elindeki eldiveni kadının burnuna tutmuş koklaması için.
(إيان),لقد وضعت به مرأة عاريةوعليها زيت ومنحنية على يديها ورجليها بطوق كلب حول عنقها وسلسلة, وذراع رجل ممتد لها

Mandalı dış tarafa koymuşsun. Görüyorsun.
لقد وضعت المزلاج بالخارج

Masanın üstüne koymuşsun işte.
لقد وضعت الأشياء على الطاولة

Sam'in ismini izleme izinlerimin arasına koymuşsun. İşe yaradı.
لقد وضعت اسم (سام) على احد تصريحات المراقبة

Hunter'ın mezarına taze çiçek koymuşsun.
(لقد وضعت الأزهار على قبر (هانتر

Zarfa da koymuşsun. Tanrım.
يا الهى ,لقد وضعتي الكثير فى المظروف

Vay, bir sürü kamera koymuşsun.
وضعتي الكثير من الكاميرات

- Şarabımın içine bir şey koymuşsun. - Ne?
- وضعتي شيئاً مع النبيذ؟