"kral ve kraliçe'" - Translation from Turkish to Arabic

• الملك والملكة
• الملك و الملكة

Her yıl doğum gününde, Kral ve Kraliçe binlerce feneri gökyüzüne salarmış.
بكل عام وفي توقيت ميلادها يُطلق الملك والملكة آلاف الفوانيس في السماء

Bir zamanlar, Uzaklardaki Krallık'ta Kral ve Kraliçe güzel bir kız bebeğe kavuştu.
في قديم الزمان في مملكة بعيدة جداً جداً الملك والملكة رزقوا بطفلة جميلة

Annemle babam mezuniyet balosunda Kral ve Kraliçe seçilmiş.
هي وأبي كانوا الملك والملكة في حفل التخرج

Kral ve Kraliçe asla uyumazdı. Sadece sevişirlerdi.
و لكن الملك و الملكة لم يناما قط لقد كان يمارسان الحب فقط

Burada, İsveçteki ve hemen tüm Avrupa'dan taraftarlar ve hatta Kral ve Kraliçe Güney Amerika'lıları alkışlıyorlar..
الجماهير هنا من السويد و كل اوروبا و حتى الملك و الملكة يصفقون لامريكا الجنوبية

Doğum gününü kutlamak için, Kral ve Kraliçe göğe uçan bir kandil göndermiş.
للإحتفال بمولدها قام الملك والملكة بإطلاق فوانيس طائرة في السماء

Yeni Kral ve Kraliçe balaylarında nereye gidecek?
و اين سيسافر الملك والملكة المنتظرين فى شهر العسل؟

Günler günleri, yıllar yılları kovalayınca, Kral ve Kraliçe daha ümitsiz çözümlere başvurmak zorunda kalmış.
لكن طالت الأيام إلى سنوات، فلجأ الملك والملكة للبحث عن حلّول بديلة.

Sayende Kral ve Kraliçe ülkelerini bana devretti.
الفضل يعود لك، الملك والملكة تنازلا عن مملكتهما لي.

Ailesi, Kral ve Kraliçe, krallığı yönetmekte sorun yaşadıkları için, onun sırtına çok fazla sorumluluk yüklemiş.
والداها الملك والملكة وضعوا اسلوب ضغط كثير جداً عليها

İşte Mezuniyet Kral ve Kraliçe adaylarınız.
هؤلاء هم المرشحين لحفل البروم الملك والملكة.

Eğer Kral ve Kraliçe akıllı olsalardı kalenin dışındaki canavarın her şeyi gördüğünü anlayabilirlerdi.
الآن لو كان الملك والملكة اذكياء لكانو فهمو انا الوحش خارج القلعة يرى كل شئ

Onu şimdi tutuklarsanız Kral ve Kraliçe hâlâ tehlikede olur.
اقبض عليه الآن , وسيبقى الملك والملكة في خطر

Kral ve Kraliçe çeyrek geçeye dek ölmüş olacak.
سوف يكون الملك والملكة أموات خلال ربع ساعة

Taht odasında Kral ve Kraliçe ile Buluşmamız gerekiyordu.
كان من المفترض أن نقابل الملك والملكة فى غرفة العرش.

Kral ve Kraliçe, dinlenmek için odalarına çıkacaklar, daha sonra Amien'e doğru yola koyulacaklar.
الملك والملكة يريدون الارتياح في الغرف العليا قبل مواصلة رحلتهم إلى أميان

Kral ve Kraliçe gibi davranıyorlar. Ayrıca şu an içerideler ve benim tacım da onlarda.
انهم يدّعون أنهم الملك والملكة وهم هناك الآن ولديهم تاجي

Şimdi her beyefendiden, bugün beraber gelmediği bir hanımefendiyi, Kral ve Kraliçe'nin Valsi'ne davet etmesini rica ediyorum.
أود أن أطلب من كل رجل محترم أن يدعو سيدة لم يرافقها في هذه الأمسية حتى يرقص معها رقصة الملك و الملكة

Doğum gününü kutlamak için, Kral ve Kraliçe göğe uçan bir kandil göndermiş.
للاحتفال بولادتها ، الملك و الملكة أطلقا فانوس في السماء

Her yıl doğum gününde, Kral ve Kraliçe binlerce feneri gökyüzüne salarmış.
كل عام في يوم عيد ميلادها ، الملك و الملكة يطلقون آلاف الفوانيس فى السماء.