Birkaç hafta süren Kuşatmadan sonra Britanya Kraliçesi ve askerleri yüce gönüllük gösterip canlarını bağışlayan ve yeni fetihlere yelken açan Sezar'a teslim oldu. | Open Subtitles | بعد عدة أسابيع من الحصار ملكة بريطانيا وجنودها استسلموا للقيصر والذي أظهر شهامة منقطعة النظير وقرر الحفاظ على حياتهم |
Markette Kuşatmadan bahsedemem, üzgünüm. | Open Subtitles | لا يمكنني التحدث عن الحصار وانا في سوبرماركت، المعذرة |
İşte, Meşhur Sovyet vodkamız. Kuşatmadan önce saklamıştım. İç! | Open Subtitles | هاك الفودكا السوفياتية قمت بالاحتفاظ بها قبيل الحصار اشربي |
Birkaç hafta süren Kuşatmadan sonra Britanya Kraliçesi ve askerleri cömertlik gösterip hayatlarını bağışlayan ve yeni fetihlere yelken açan Sezar'a teslim oldu. | Open Subtitles | بعد عدة أسابيع من الحصار ملكة بريطانيا وجنودها استسلموا للقيصر والذي أظهر شهامة منقطعة النظير وقرر الحفاظ على حياتهم |
Ben, Alan Partridge, bir rehine olarak Kuşatmadan canlı yayın yapıyorum. | Open Subtitles | تبث على الهواء مباشرة من حصار تحت تهديد السلاح. |
Ordumu Kuşatmadan, açlıktan ve imha olmaktan kurtaracak strateji nedir? | Open Subtitles | ماهي الأستيراتيجية ؟ أنقاذ الحصار , المجاعة والأبادة المؤكدة لجيشي ؟ |
Kuşatmadan kurtulmanın tek yolu cesur bir karşı saldırı yapmak. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لكسر الحصار المفروض علينا هي بالهجوم المضاد |
Kuşatmadan kurtulup Kral Minos'u denize dökecek bir plan bulunca geri gelin. | Open Subtitles | أرجع عندما يكون لديك الخطة لكسر هذا الحصار وترمي الملك مينوس إلى البحر |
Kuşatmadan sonra isteyeceğimiz son şey panik... | Open Subtitles | أخر شيء نحتاجه هو أن نذعر الناس بعد الحصار |
inandılar ve genişleyen koleksiyonun yangında kül olmuş olması mümkün ama eski yazılardan biliyoruz ki, akademisyenler Kuşatmadan yüzyıllar sonra bile kütüphaneyi ziyaret etmeye devam ettiler. | TED | من الممكن أن يدمر الحريق جزءًا من المجموعة المترامية الأطراف، لكننا نعرف من كتابات قديمة أن الباحثون استمّروا في زيارة المكتبة لقرونٍ بعد الحصار. |
Saraybosna'dan ayrılırken Kuşatmadan Kızıl Haç yardımı ile çıktık. | Open Subtitles | عندما كنا في طريقنا خارج "سرايفو" كنا ذاهبين مع الصليب الاحمر، نخرج من الحصار |
Öncelikle çevremizdeki Kuşatmadan kurtulmalıyız. | Open Subtitles | أولا، نحن بحاجة لكسر الحصار البحري. |
Kuşatmadan bahsediyor. | Open Subtitles | انه يتكلم عن الحصار |
Kuşatmadan kısa bir süre sonra Atlantis'i terk etmeye sabırsızlanıyordun. | Open Subtitles | كنت مُتشوّقًا لمغادرة "(أطلانطيس)" بعد الحصار بفترة قصيرة |
Kuşatmadan yayın yapıyor. | Open Subtitles | هو البث من الحصار. |
Uzun süren bir Kuşatmadan sonra, hızla yaklaşan kışın da etkisiyle, | Open Subtitles | وبعد حصار طويل وقرب حلول الشتاء |