"kulübesinin" - Translation from Turkish to Arabic

    • كوخ
        
    • مقصورة
        
    • كابينة
        
    • كوخه
        
    • الكشك
        
    • كوخها
        
    • بيت الكلب
        
    45 kilometre batısında tahta bir kulübesinin olduğunu-- Open Subtitles لديه كوخ في الغابة . . على مسافة 28 ميلاً غرب
    Noel'in kulübesinin orada bırakmamıza imkan yok. Open Subtitles ليس من المعقول اننا تركناها خارج كوخ نويل
    Bir arkadaşımın yedek kulübesinin arkasında yeri var. - Çok hoş. Open Subtitles صديق لي كان لديه مقصورة خلف القاعدة الثالثة
    Şey, evet, var, çirkin bir minibüs. Telefon kulübesinin yanında. Open Subtitles بلى , هناك سيارة تبدو وكأنها شاحنة بجانب كابينة الهاتف مباشرة
    kulübesinin üstüne o sloganları kimin yazdığını neden hiç sormadınız? Open Subtitles لماذا لم تطلب من كتب تلك العبارات على كوخه ؟
    Simon der ki, telefon kulübesine ulaşın... 10:20'ye kadar Wall Street istasyonundaki haber kulübesinin yanına ya da 3 numaralı tren ve onun yolcuları buharlaşırlar. Open Subtitles يقول سايمون اذهب الى الهاتف العمومي بالقررب من الكشك في محطة وال ستريت عند10 و 20 نصف ساعة او يتبخر القطار رقم3 و ركابه
    Bebek doğunca kulübesinin yanındaki nehrin yanına indi ve oğlunu boğarak Şeytan'a sundu. Open Subtitles عندما ولدت الطفل ذهبت لأسفل النهر بجانب كوخها وعرضت أبنها على الشيطـان عن طريق أغراقه.
    Birkaç ay sonra cesedi bizim balıkçı kulübesinin yakınlarında bulunmuş. Open Subtitles و بعد عدة شهور عثر على جثتها ليس بعيد عن كوخ الصيد القديمة
    - Türbin mi? Ailemin kulübesinin birkaç yüz metre ilerisinde bir tane var. Open Subtitles كان هناك واحد على بعد مئة متر من كوخ والدي.
    "Balıkçı kulübesinin oraya gitmeyeceksin" dedim, değil mi? Open Subtitles أخبرتك ، لا تذهبي أبعد من كوخ الصيد ، أليس كذلك؟
    Tanrım, ufaklığımdan beri babamın kulübesinin içini görmemiştim. Open Subtitles يا إلهي ، لم أرى ما بداخل كوخ أبي منذ أن كنت طفلا صغيرا
    Jacques'ın kulübesinin dışındaki üçüncü kişi de oydu! Open Subtitles كان هو الرجل الثالث خارج نافذة كوخ "جاك".
    Noel'in kulübesinin dışında düşürmüş olmalıyız. Open Subtitles لقد اسقطناها خارج كوخ نويل على الارجح
    Hansen'in kulübesinin dışındaki yırtıcı hayvan afişinin orda benimle buluşmalarını söyleyin. Open Subtitles أخبرهم أن يلتقوا بي عند الإشارة بجانب مقصورة هانسون
    Onlara de ki, Jake ve Keir koç Hansen'in kulübesinin oradalar ve yardıma ihtiyaçları var. Open Subtitles أخبريهم بأن جيك و كيم عند مقصورة هانسون و يحتاجون المساعدة
    Üye koltuğu, ilk sıra, Oyuncu kulübesinin hemen arkasında. Open Subtitles مقصورة المالك، الصف الأول، وراء السور
    Müşterimin kulübesinin anahtarlarını vermek için evine kadar gitmiştim. Open Subtitles لقد ذهبت لمنزله لأعطيه مفاتيح كابينة عميلى
    Telefon kulübesinin olduğu sokak tam buradaydı. Open Subtitles زقاق كابينة الهاتف تلك كانت هنا
    ...vahşice dövülmüş halde kulübesinin yakınlarındaki küçük bir balıkçı teknesinde ölü bulundu. Open Subtitles وجد ميتاً في قارب صيد صغير قرب كوخه الصيفي الضحية تعرض لضرب وحشي
    Güzel, bak kulübesinin üzerindeki gururlu... beyaz bayrağa yükseklerde uçuyor kulübesinin üzerindeki gururlu bayrak. Open Subtitles حسناً, العلم الأبيض يرفرف عالياً "ويفخر به فوق "كوخه "ويفخر به فوق "كوخه
    Fotoğraf kulübesinin altını karıştıran genç adamın adı Nino Quincampoix. Open Subtitles كان يتلمس شيئا تحت الكشك الفوتوغرافي نينو كون موبا
    Justin Varney, ama bunu kimse öğrenmedi, ...çünkü ceset ormanın içinde onun kulübesinin yanında bulundu. Open Subtitles لأن الجثه و جدت في الغابه قرب كوخها
    Takenaka-san Shaggy'nin kulübesinin yanında bulduğunu söyledi. Open Subtitles قالت السيدة تاكيناكا انها وجدتها بجانب بيت الكلب الاشعث

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more