Kulüpte bir şey yapmam gerekiyor, şimdi fark ettim. Kusura bakma. | Open Subtitles | لأنه عليّ أن أفعل شيئ في الملهى أدركتُ هذا لتوي، آسفة |
Kulüpte bir cinayet işlenmişti. Sahibi öldürülmüştü. | Open Subtitles | حصلت جريمة في الملهى اغتيل المالك |
O gece Kulüpte bir iblis Orada kim olduğunu... | Open Subtitles | .. كان هناك مشعوذ في الملهى تلك الليلة |
Kulüpte bir kâse bademi geri çevirdin. | Open Subtitles | أنتِ أبعدتِ وعاء اللوز في الملهى. |
Amber, Kulüpte bir Rus'la beraber. | Open Subtitles | (آمبر)لديها فرداً من المافيا الروسية في الملهى, |