"kulaklarında" - Translation from Turkish to Arabic

    • أذنيك
        
    • أذنيه
        
    • آذانهم
        
    • آذانك
        
    • أذناه
        
    • أذنيها
        
    • اذنيك
        
    • اذنيه
        
    • في أذنك
        
    • أذنيكِ
        
    Ne yazık ki bakıyorum da kulaklarında zaten küpe var. Open Subtitles لسوء الحظ، لم أدرك سوى الآن أن أذنيك مثقوبتين سلفاً
    kulaklarında bir sivrilik göremiyorum, ama bir Vulkan gibi konuşuyorsun. Open Subtitles لا أرى أى نقط على أذنيك يا فتى ولكنك تبدو كواحد من الفولكان
    Onu ciğerlerine çeker, kulaklarında yuvalandırırdı. Open Subtitles وكان يتنفس منها وبها وكانت تسكن حتى بأعماق أذنيه
    İnşaattaki gürültüler kulaklarında çınlıyor. Open Subtitles تكسير البناء أصواتها في آذانهم
    Sen o şekilde duydun, çünkü kulaklarında sorun var. Open Subtitles سمعتها بطريقة غريبة لأن آذانك بها خطب ما
    Belkide çözmeye çalıştığım, şeyin çözülmesi mümkün değildir zaten. kulaklarında sorun yok. -Bence diş çıkarıyor. Open Subtitles ليس قابل للحل تبدو أذناه بخير
    Sadece kulaklarında sorun var, beyninde değil. Open Subtitles أنها أذنيها التي لاتعمل ليس عقلها
    Sadece sen, nefesin ve kulaklarında kalp atışın var. Open Subtitles حيث انتي فقط وتنفسك ونبضات قلبك تدق في اذنيك
    Hiç, kulaklarında küpe deliği olup olmadığına dikkat ettiniz mi? Open Subtitles ألم تلاحظ اذنيه ان كانت مثقوبة لوضع الحلقان ؟
    Ağzın kulaklarında olması gerekiyorken sen şimdi küstahça bir soru mu soruyorsun? Open Subtitles بجانب فكرة أنك مازلت غارقاَ حتى أذنيك ما يكفي لسؤالي سؤالاَ نظرياَ صارخاَ كهذا ؟
    O zaman öpüştüğün de kulaklarında çanların çaldığını duymuş olmalısın. Open Subtitles إذاً لابد بانكِ سمعتِ بأن الاجراس تدق في أذنيك عندما تقبلين.
    Bu sözlerin çok uzun bir süre kulaklarında yer edeceğini ve sırf düşününce bile bunu telafi etmek isteyeceğini biliyorum. Open Subtitles أعلم أن تلك الجملة ستؤلم أذنيك لفترة طويلة وأنّك ستودّين التكفير عن مجرّد التفكير في ذلك.
    kulaklarında küpelerin Open Subtitles و الحلق فى أذنيك
    kulaklarında küpelerin Open Subtitles و الحلق فى أذنيك
    Saçında çok fazla pislik var kulaklarında ve tırnaklarının içlerinde de çok pislik var. Open Subtitles لقد كانت هناك كمية كبيرة من التراب تغطي شعره و كمية كبيرة من التراب بداخل أذنيه و على نحو عميق بداخل أظافره
    Demek istediğim, 'Swades' filminde, Shahrukh Khan Hindistan'a geldiğinde kulaklarında bir müzik başlar. Open Subtitles أقصد، في (سواديز) عندما ..(عاد (شاروخان) إلى (الهند .بدأ يسمعُ الموسيقى في أذنيه
    İtalyan kulaklarında yeni bir ses duydular. Open Subtitles سمعوا صوت جديد على آذانهم الإيطالية
    Sözleri hâlâ kulaklarında. Open Subtitles كلماته لا تزال تدوي في آذانهم
    kulaklarında sorun mu var? Open Subtitles هل آذانك مسدودة؟
    Affedersiniz. kulaklarında sorun var da. Open Subtitles معذرة، تؤلمه أذناه
    Gece gündüz süren topçu ateşinin kulaklarında bıraktığı çınlama. Open Subtitles صوت قذائف الهاون ليلا نهارا في اذنيك
    Odun gibi kokan ve kulaklarında büyük "keçi söğüt"leri olan Dede Griffin mi? Open Subtitles هل هو الذي رائحته مثل الحطب ولديه شعر كثيف في اذنيه ؟
    Bu sırra vâkıf olduğun zaman, kulaklarında zamanın yankılarını duyarsın. Open Subtitles عندما كنت تعرف أركانا، يمكنك سماع أصداء من الوقت في أذنك.
    Dilin olmayabilir ama kulaklarında bir sorun yok. Open Subtitles قد لا يكون لديكِ لسان، لكن لا يوجد خطب في أذنيكِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more